Examples of using "сложное" in a sentence and their turkish translations:
Zor bir karar.
Bu zor bir dünya.
En zor bölüm şimdi bitti.
Bu en zoruydu.
Beni zor duruma sokuyorsun.
Karate ile ilgili en zor şey nedir?
gerçekten inandığımız bir amacı ilerleten
oldukça garip görünümlü bir hayvandır.
Felsefe genelde zor olarak değerlendirilir.
Durum çok karmaşık.
Bu zor bir karar, bu yüzden akıllıca bir karar verin.
Hava sıcak, bu cesur bir karar ama yetki sizde, hadi gidelim. Hadi.
Seninle görüşmek istediğim karışık bir sorunum var.
Fransızca telaffuz zor mu?
Bu bizim için çok zor bir iş.
Ne kadar karmaşık?
Çok zor bir görev omasına rağmen, ben elimden geleni yapacağım.
Bu çevirmek için zor bir kelime.
Bundan sonrası çorap söküğü gibi gelir.
Hayattaki en zor şey, geçeceğin köprülerle yakacağın köprüleri ayırt etmektir.