Examples of using "сами" in a sentence and their turkish translations:
Bizler
Kendiniz deneyin.
Bizim sözümüze inanma.
Sami biliyordu.
Sami dışarı çıktı.
Sami manipüle edildi.
Sami bir doktordur.
Sami ölüyordu.
Sami daktiloyla yazı yazıyordu.
Sami insandır.
- Sami kaka yaptı.
- Sami kakasını yaptı.
- Sami sıçtı.
Gidip kendi gözlerimizle görelim.
Sami oldukça gariptir.
Biz odayı kendimiz dekore ettik.
Bunu kendimiz yaptık.
Sam attan düştü.
Ev ödevini kendin mi yaparsın?
Bu bizim kendi hatamız.
Kendi başımıza oynayalım.
Kapı kendisi açıldı.
Kendi sonucunuzu çizin.
Buyurun alın.
Sami pencereleri kilitledi.
Sami, Leyla'yı bekliyor.
Sami dans etmeye başladı.
Sami'nin kayığı çalınmıştı.
Sami'nin başı çıkarıldı.
Sami seyahat etmekten hoşlandı.
Sami'nin bebeği uyuyordu.
Sami bir adam kaçırma planlıyordu.
Sami normal bir insandır.
- Sami kelimeişehadet getirdi.
- Sami şehadet getirdi.
Sami dağınıklığı temizledi.
- Sami eve doğru yola çıktı.
- Sami eve yöneldi.
Sami üniversiteden ayrıldı.
Sami yardım teklif etti.
Sami yaralandı.
Sami dans etmeyi seviyordu.
Sami intihar etti.
Sami eşyaları attı.
- Sami kararı bekliyordu.
- Sami karar için bekliyordu.
- Sami kalpsizdir.
- Sami yüreksizdir.
Sami eve gitmek için ayrıldı.
Sami, Leyla'yı dolandırdı.
Sami onu beğenir.
Sami duş alıyordu.
Sami Leyla'nın yeğeni.
Sami Bekir başkandır.
Sami uyku hapları aldı.
Sami İslam'ı terk etti.
Sami akıllıydı.
Sami köpeğini geri aldı.
Sadece kendini suçlamak zorundasın.
Bunu kendimiz yapabiliriz.
- Sami, bilgisayarını Leyla'ya verdi.
- Sami'nin bir bilgisayarı vardı ve onu Leyla'ya verdi.
- Sami kendi bilgisayarını Leyla'ya verdi.
Sami bunu yaptığını itiraf etti.
Sami uyuşturucusunu almaya geldi.
Bunu tek başına mı yaptın?
Bunu kendimiz yapacağız.
- Kendin bak.
- Kendin karar ver.
- Kendini yargıla.
Kendi başlarınalar.
Biz bunu kendimiz yapalım.
Biz odayı kendimiz donattık.
Sami Layla'dan intikam almak istedi.
Sami, Leyla ile evlendi.
Ben Leyla, Sami'nin karısı.
Neredeydin, Sami?
Sami, Leyla'nın kayığını çaldı.
Sami hafta sonu için geldi.
Sami polis tarafından bilgilendirildi.
- Sami ayrılmak istemedi.
- Sami ayrılmak istemiyordu.
Sami aceleci bir sonuca vardı.
- Sami hedefine ulaştı.
- Sami amacına ulaştı.
Bu iğrenç şeyi kendiniz için.
Bu iğrenç şeyi kendiniz yiyin.
Sami bir bilgisayar programcısıydı.
Sami, Leyla'nın cesedini ateşe verdi.
Sami pek iyi değil.
- Sami, Leyla'nın çağrısını bekledi.
- Sami, Leyla'nın aramasını bekledi.
Sami Arapça konuşur.
Sami, Mısır'a gitti.
Sami onu hak etmiyor.
Sami birçok ilaç kullanıyordu.
Sami, Leyla'yı hayata döndürmeye çalıştı.
Sami bir dalga yakalamaya çalışıyordu.
Sami, Leyla'ya bağırıyor.
Sami altmış dolar ödünç aldı.
Sami, Leyla'nın sesini tanıdı.
Sami, Leyla Bekir'i teşhis etti.
Sami kuzeye yöneldi.
Sami'nin sorgusu hemen sona erdi.
Sami'nin başı dertte idi.
Sami olağanüstü bir çocuktu.
Sami çılgınca bir el feneri sallıyordu.
Sami soruyu yanıtladı.
Sami bazı haplar aldı.
Sami beni öldürmeye çalıştı.
- Sami, Leyla'nın sesini duydu.
- Sami, Leyla'nın sesini işitti.
Sami, Leyla ile konuşuyordu.