Examples of using "пришел" in a sentence and their turkish translations:
ağabey fenalık geldi
Müşteri gelmedi.
Sonunda, geldi.
Yaya geldim.
Babam eve geldi.
- O gelmedi.
- Gelmedi.
Niçin erken geldin?
O tekrar buraya geldi.
Birdenbire öfkelendi.
Bob buraya geldi, değil mi?
Tom yardım istemeye geldi.
Tom buraya erken geldi.
Tom buraya geç geldi.
- O buraya ne zaman geldi?
- Buraya ne zaman geldi?
Tom benimle geldi.
O yaklaşık ikide geldi.
Tom sonunda döndü.
Tom 2.30'a kadar gelmedi.
tosun paşa filmi geldi arkasından
- O, yarışta beşinci geldi.
- O, yarışta beşinci oldu.
O geldiğinde, akşam yemeği yiyorduk.
- Altıda eve vardı.
- Eve altıda geldi.
Yaklaşık saat beşte buraya vardım.
Neden bu kadar erken geldin?
Tom yağmur yağmasına rağmen geldi.
Dün gece geç geldim.
Onu öldürmek için geldim.
Toplantı için zamanında vardı.
Az önce oradan geldim.
Tom Mary'ye yardım etmek için koştu.
Tom okula zamanında geldi.
Tom'la gelmedim.
Tom'un isteği üzerine geldim.
Tom'a gelmesini söyle.
Bir süre sonra, o geldi.
O, kuzeydoğuluydu.
Buraya sana bir şey söylemek için geldim.
evet geldi yarasa ekti onu
ama asıl başarı burada gelecekti
Buraya neden bu kadar erken geldin?
Babam az önce eve geldi.
O, on'dan yedi dakika sonra geldi.
O henüz kendine gelmedi.
Geldim, gördüm, yendim.
Bugün işe zamanında vardın mı?
O gelmedi.
O, fırtına nedeniyle gelmedi.
Oğlum odama geldi.
O, hastanede bilincini yeniden kazandı.
Ona yardım etmek için kimse gelmedi.
Eve varır varmaz yatmaya gittim.
Neden buraya geldiğimi biliyor musun?
Sen aslında erken geldin.
Tom geldi mi?
Buraya Tom'u aramaya geldim.
Babam ofisine zamanında vardı.
Şiddetli kara rağmen o geldi.
Postacı önceden geldi mi?
Tom bugün bir kavga başlatmak için buraya geldi.
Geleceğini söyledi ve geldi.
O, tam ben gidiyorken geldi.
O bizzat geldi.
Birlikte geldiğin adamı tanıyorum.
Tom, Mary'nin yaptığından dehşete kapıldı.
Tom az önce geldi.
Eve beklediğimden daha erken geldi.
Buraya yalnız gelmedin, değil mi?
Tom'u bekledik ama o gelmedi.
İyi bir yer almak için erken geldim.
Ben aldatılmış olduğum sonucuna vardım.
zübük romanından uyarlanan zübük filmine geldi
zannediyor musun birisi geldi ekti
ve patlamadan çıkan sesin İstanbul'dan
Keşke dün beni görmeye gelseydin.
Saatlerdir bekliyoruz ama o gelmedi.
Tom dün gece hiç eve gelmedi.
Ne olacağı hakkında seni uyarmak için geldim.
Tom gecenin ortasında Mary'nin evine geldi.
O, hasta olmasına rağmen işe geldi.
Sana istifa ettiğimi söylemek için geldim.
Bizimle yaşamak için geldiğine memnun oldum.
Onun yerinde olsaydım bu tarafa gelirdim. Hava kararıyor!
Eve bu kadar geç geldiğim için çok üzgünüm.
- Saatimi düşürdüğümü eve gidene kadar fark etmedim.
- Saatimin olmadığını eve dönünce fark ettim.
- Kol saatimi kaybettiğimi eve geldiğimde fark ettim.
Otobüs boş geldi.
Her zamanki gibi, fizik öğretmeni, sınıfa geç kalmıştı.
O geldiğinde o parkta uzanıyordu.
Onu öldürmek için geldim.
Gelip benimle çalışmanı istiyorum.
Nakavttan on dakika sonra boksör yeniden bilincini kazandı.