Examples of using "старший" in a sentence and their turkish translations:
görsel olarak üst düzey
ağabey fenalık geldi
O, en büyük oğul.
Sen en yaşlısın.
Tom en yaşlı.
Kralın en büyük oğlu tahtın varisidir.
Abin şu an nerede?
- Tom senin abin, değil mi?
- Tom senin ağabeyin, öyle değil mi?
Ama en büyük abi kendi başına tırmanabiliyor.
- Tom, benim ağabeyim.
- Tom benim ağabeyim.
- Tom abim.
Benim ağabeyim bir öğretmendir.
- Tom Mary'nin ağabeyidir.
- Tom Mary'nin abisidir.
Ben Tom'un en büyük oğluyum.
Tom, John'un en büyük oğludur.
Tom Mary'nin büyük oğlu.
Tom'un ağabeyiyim.
Bu benim ağabeyim.
Tom bizim en büyük oğlumuz.
O, Taro'nun ağabeyidir.
Tom John'un ağabeyi.
Tom benim en yaşlı oğlum.
Ben burada en yaşlı kişiyim.
Ağabeyim araba sürmeyi bilir.
Sanırım o, Mary'nin ağabeyidir.
Sen en yaşlısın.
oldukça başarılı bir holding tarafından
Şirket ağabeyim tarafından yönetilir.
En büyük oğlan bütün mülkiyetin varisi oldu.
Onun en büyük oğlu evli değil.
Büyük bir erkek kardeşim var.
Ağabeyim TV izliyor.
Onun bir ağabeyi var.
Tom'un bir ağabeyi var.
Hanginiz en yaşlı?
Tom benim en büyük abim.
Onun en yaşlı oğlu evli değil.
Tom üç erkek kardeşten en yaşlısıdır.
Tom'un bir ağabeyi var mı?
- Tom üç çocuğun en büyüğü.
- Tom üç oğlanın en yaşlısı.
Tom bizim en yaşlımız.
En büyük ağabeyim küçük bir köyde yaşamaktadır.
ve üst düzey yöneticinin olduğu yer
O sınıfında en yaşlıdır.
- Yumi Ishiyama, Lyoko takımının en yaşlı üyesidir.
- Yumi Ishiyama Lyoko Takımı'nın en eski üyesidir.
O şirket ağabeyim tarafından yönetilmektedir.
Benim ağabeyim çok iyi bir kişi.
Onun büyük oğlu üniversitede okuyor.
En yaşlı benim.
Sanırım Tom Mary'nin büyük erkek kardeşi.
Abim spor yapmaz.
Tom benim için bir ağabey gibiydi.
Boston'da yaşayan bir ağabeyim var.
Tom'un John adında bir ağabeyi var.
kıdemli subayının kritik bir hata yapmış olabileceğini fark ediyor.
Yetişkinlere "büyük yardımcı" diyoruz.
O zengindir ama ağabeyi fakirdir.
Büyük erkek kardeşim San Diego'da yaşıyor.
Ağabeyim bir tefeciden ödünç para aldı.
Her halükârda o senin ağabeyin.
Ağabeyim yurtdışında eğitim almak istiyor.
Tom sınıfımızda en yaşlı öğrencidir.
Tom en büyük çocuğumuz ve Mary en küçük.
Tom sınıfımızda en yaşlı kişidir.
Seninle aynı yaşta olan bir ağabeyim var.
bana ağabeyim gibi davranan biriydi.
Abisi benden iki yaş büyük.
Büyük bir ağabeyim ve büyük bir ablam var.
Ağabeyi kadar zeki değildir.
O, ağabeyi kadar zeki değildir.
Bir ağabeyim ve küçük bir kız kardeşim var.
Ağabeyim, Tom, Boston'da burada doğdu.
Ağabeyim bizim için tüm hazırlıklarını yaptı.
Burada kim sorumlu?
Bir ağabeyim ve küçük bir kız kardeşim var.
Ağabeyim ev ödevini çok çabuk bitirdi.
- Bir ağabeyim ve iki küçük kız kardeşim var.
- Bir ağabeyim ve iki kız kardeşim var.
Kyoto'da yaşayan bir ağabeyim var.
Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi.
Onun ablası benim ağabeyimden daha yaşlıdır.
Ağabeyim judo yapıyor. O çok iyidir.
Tom'un en büyük oğlu, tam anlamıyla kendisine benziyor.
Abim, babamızın adına toplantıya katıldı.
- Sınıfımdaki öğrencilerin en büyüğüyüm.
- Sınıfımdaki öğrencilerin en yaşlısıyım.
Tam ağabeyine benziyorsun.
Abimin bıyığı var.
Buradaki en yaşlı kişi benim.