Examples of using "присутствовать" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un bulunması gerekiyor mu?
Mevcut olacağım.
Biz katılacağız.
Tom katılacak.
- Bir toplantıya katılmalıyım.
- Bir toplantıya katılmak zorundayım.
- Bir toplantıya katılmam gerekiyor.
Ben katılamayacağım.
- Hükümdarın cenaze törenine katılması gerekiyor.
- Hükümdar cenaze törenine katılmalı.
Kim katılacak?
Tom hazır olacak.
Toplantıya katılamam.
Toplantıya katılamadım.
Benim partiye katılmam gerekli midir?
Ben katılmayı umuyorum.
sahip olduğu güce şahit oldum.
ayrıca şirketin tüm elemanlarıyla yapılan toplantılar için de güzel.
Konferansa katılmalıydım.
Ben partine katılmaktan mutlu olacağım.
Bir konferansa katılmak için Tokyo'ya geldim.
O, sabah kilise hizmetine katılamadı.
Ya Tom ya da ben toplantıya katılacağım.
Tom benim yerime bugünkü toplantıya katılacak.
Konsere katılamadığına pişman oldu.
Ben toplantıda kendimi sunacağım.
Tom bana toplantıda olamayacağını söyledi.
Ben o etkinliğe katılmam gerektiğini düşünmüyorum.
Tom bugünkü toplantıya katılamayacağını söylemek için aradı.
Tom, Mary'nin toplantıya katılmasına gerek olduğunu düşünmüyor.
Tom'un toplantıya katılmasını iste.
Hasta olduğum için toplantıda olamayabilirdim.
Boş olsan da meşgul olsan da törene katılmak zorunda kalacaksın.
Tom ziyafete katılamadı.
Pazartesi günü toplantıda olmam gerekiyor mu?
toplantı numarasını bilen bir kişi derse katılıp pornografik içerik veya virüs yazabiliyormuş
Düğününe gitmeye niyetim yok.