Examples of using "присматривать" in a sentence and their turkish translations:
Çocuğa bakmalısın.
Tom Mary'yi izlemek için söz verdi.
Tavşanlara bakmalıyım.
Tom, Mary'ye bakmak zorundaydı.
Tom, Mary'ye bakmak zorunda.
Biz hastayı ona baktırdık.
Bizim köpeğe kim bakacak?
Sanırım Tom'a göz kulak olmalıyız.
Komşu çocuklarıyla ilgilenmek zorundayım.
Benden başka Tom'un ona bakacak kimsesi yok.
Tom Mary'yi çocukları için çocukbakıcılığı yapmaya nasıl ikna etti?
Benim görevim onu gelecek nesillere bırakmak
Köpeğine kim bakacak?
Zaman zaman çocuklara bakmalısın.
Onlar dışardayken bebeğe kim bakacak?
Tom'a seninle ilgileneceğime söz verdim.
Bebeğe kim bakacak?
Tom'a göz kulak olacağım.
Biz gittiğimizde köpekle kim ilgilenecek?
Onlar yaşlandıklarında ebeveynlerime bakacağım.
Sen uzaktayken kedine kim bakacak?
Çocuklara bakmak zorunda kaldım.
Mary sık sık küçük kardeşine bakmak zorunda.
Babana seninle ilgileneceğime söz verdim.
Yaşlandığında sana bakacağım.
Ablam oğluma bakmayı seviyor, ama ben hala onun bezini her zaman değiştirmek zorunda olan biriyim.