Examples of using "остановиться" in a sentence and their turkish translations:
Durdurmak ister misin?
Durmak için hazırlıklı ol.
Durdurabilirsin.
Durdurmalısın.
Durmak zorundayım.
Durma zamanı.
- Durdurmak zorunda kaldım.
- Durmam gerekiyordu.
Ne zaman duracağımı bana söyle.
Tom'a durmasını rica ettin mi?
Onların durmasını istedin mi?
Onun durmasını istedin mi?
Onun durmasını istedin mi?
Sen durmalıydın.
Kalacak bir yerin var mı?
Neden durmak istiyorsun?
Durdurmalıyım.
Durmak zorunda kaldık.
Şimdi durabilirsin.
Tom durmak zorundaydı.
Durmalısın.
Durmam gerekiyor mu?
Kalacak hiçbir yerim yok.
Durmak zorundayız.
Durmamız gerekiyor.
Dursak iyi olur.
Durabilir miyiz?
Durmalısın.
Tom Mary'ye durmasını işaret etti.
Tom durmak ve düşünmek istedi.
Orada dur dedim!
Bir otelde kalmayı planlıyorum.
Kalacak bir yere ihtiyacım var.
- Nerede kalmayı planlıyorsun?
- Nerede kalmayı planlıyorsunuz?
Tom, Mary'yi durdurdu.
Duramıyorum.
Sen benim yerimde kalabilirsin.
Kalacak bir yer arıyoruz.
Belki durmamız gerekiyor.
Duramayacağım.
Tom Mary'ye durmasını işaret etti.
Tom ne zaman duracağını biliyor.
Tom nerede kalacak?
Tom durduramaz.
Tom duramadı.
Duramayız.
Duramadım.
Durduramazsın.
Tom'un durmasını istedim.
Polis durmalarını emretti.
Orada durdurabilir miyiz?
Tom Mary'den durmasını istedi.
Duramadık.
Kalacak bir yere ihtiyacım var.
Polis durmam için işaret etti.
Tom benim yerimde kalabilirdi.
Durmak zorunda olduğumu biliyordum.
Yoksa durup ateş mi yakayım?
Amcamın evinde kalmayı planlıyorum.
O, bana nerede kalacağımı tavsiye etti.
Duramıyorum. Frenler ...
Onu nasıl durdurabilirim?
Tom'un evinde durmak zorundayız.
Şimdi duramazsın.
Sanırım şimdi durmalıyız.
Sana ne zaman duracağını söyleyeceğim.
Polis onu durdurmak için sinyal verdi.
O, durmaları için onlara sinyal verdi.
Tom bana nerede duracağımı söyledi.
Durdurma vaktinin geldiğini biliyordum.
Tom'un kalacak bir yere ihtiyacı var.
Tom şimdi duramaz.
Şimdi duramam.
mola verip kaskımı çıkardık
Yağmur duracağı yerde arttı.
Sürücü trafik ışığında duramadı.
Oriental Hotel'da kalmayı planlıyor.
Tom, Mary'yi durduramaz.
Tom'u durduramam.
Tom soluklanmak için durmak zorunda kaldı.
O otelde kalmanın maliyeti nedir?
Sürücüler dur çizgisinde durmalıdırlar.
- Ne zaman ayrılacağını asla bilmezsin.
- Ne zaman bırakacağını hiç bilmiyorsun.
Tom, Hilton Otel'inde kalmayı planlıyor.
Ben Hilton Otel'inde kalmak istiyorum.
Nerede kalmamız gerektiğini düşünüyorsun?
Tom'un kalması için bir yere ihtiyacı olacak.
Ona durmasını söyledim.
- Ona durmasını söyledim.
- Durmasını söyledim.
O, ona durmasını söyledi.
Ben onlara durdurmalarını söyledim.
ve tam orada durabilirsin.
Yükü düştüğü için kamyon mecburen durdu.
Ben senin otelinde kalmak istiyorum.
"Durmalısın." "Durmak istemiyorum."
Ben yolda Sevilla'da durabilir miyim?
Neden durmalıyız?
Şiddetli yağmur yüzünden durmak zorunda kaldık.
Belki yol tarifi sormak için bir benzin istasyonunda durmalıyız.