Examples of using "наблюдать" in a sentence and their turkish translations:
Bebekleri izlemek ilginçtir.
Aradan bakmaya başladı.
İnsanları gözlemlemeyi severim.
Kuşları gözlemlemekten hoşlanıyorum.
O, kuşları gözlemlemeyi sever.
Seni izliyor olacağız.
İlki, izlemesi keyifli; deneyin.
İnsanları izlemeyi severim.
Tom kuşları gözlemlemeyi sever.
Kuşları izlemekten hoşlanır.
Kuşları gözlemekten hoşlanırlar.
Kuş gözlemciliğini severim.
kendi işi olan konser kemanistliğini bırakmış.
Bu gece bir dolunay görülebilir.
İzliyor olacağım.
Yabani kuşları izlemek çok eğlenceli.
Gece gökyüzünü incelemek için bir teleskop aldım.
Bunu, örneğin Aslan Kral'da görebiliyoruz.
Pencereden gün batımını görebiliyorduk.
bu aktiviteyi gösteriş ve başarıyla yapan başkalarını da
Seni izliyor olacağım.
Gündoğumunu izleyebilelim diye erken kalktık.
Aynı şeyler başka yapıtlarda da gözlemlenebilir.
Yaban kuşlarını izlemek çok eğlenceli.
İki ahtapotun birbirine yakın durması çok nadirdir.
İstanbul'un fethini canlı canlı izlemek istemez misiniz?
Yaz sonunda ve sonbaharda biri yaprakların rengini değiştirdiğini görebilir.
Onlara kim olduğumu söylediğimde insanların reaksiyonlarını görmeyi seviyorum.
Kim olduğumu söylediğimde insanların tepkilerini izlemeyi seviyorum.
Tom'u izleyeceğim.