Examples of using "готовят" in a sentence and their turkish translations:
Onlar yemek pişiriyorlar.
Bize bir yemek hazırlıyorlar.
Sandviçler tam senin önünde yapılır.
Tam senin gözlerinin önünde sandviç yaparlar.
Onlar bir salata yapıyorlar.
ABD, Rusya'ya karşı yeni yaptırımlara hazırlanıyor.
Onlar Fransa'da bu balığı nasıl hazırlıyorlar?
Büyükanne ve büyükbaba nasıl balık pişiriyor?
Tom ve Mary mutfakta akşam yemeği hazırlıyorlar.
O restoran her gün iki bin yemek hazırlar.
Herkes bu restorandaki yemeğin çok iyi olduğunu söylüyor.
...temizlikçi balıklar ölü deri ve parazitleri söküyor. Genci, büyük geceye hazırlıyorlar.