Examples of using "гневе" in a sentence and their turkish translations:
Kızdığın zaman tatlısın.
O, öfkeyle odadan dışarı koştu.
Odadan öfkeyle dışarı çıktı.
Ama bunda müthiş bir gücümüz var.
Ondan gelen mektubu öfkeyle yırttı.
Tom mızrağını öfkeyle ayıya sallar.
Eğer Meri kızgınsa neler yapabileceğini bilmiyorum.