Translation of "Ученика" in Turkish

Ученика наказали за курение.

Öğrenci sigara içtiği için cezalandırıldı.

Учитель строго отругал ученика.

Öğretmen, öğrenciyi sertçe azarladı.

Он даже передал своего ученика мастера

Hatta çırağı ustasını geçtiği için

У каждого ученика есть своя парта.

Her öğrencinin kendi sırası vardır.

Я встретил своего бывшего ученика в Лондоне.

Londra'da eski bir öğrencimle karşılaştım.

- Учительница влюбилась в ученика.
- Учитель влюбился в ученицу.

Öğretmen öğrenciye aşık oldu.

Кейт умнее любого другого ученика в нашем классе.

Kate bizim sınıfta herhangi bir diğer öğrenciden daha akıllı.

Какова вероятность того, что по крайней мере два ученика родились в один день?

İki öğrencinin aynı doğum gününe sahip olması olasılığı nedir?

- Том больше похож на учителя, чем на ученика.
- Том больше похож на преподавателя, чем на студента.

Tom bir öğrenciden daha çok bir öğretmen gibi görünüyor.

который бросил свою работу в качестве ученика красильщика, чтобы присоединиться к местному добровольческому батальону в 1792 году.

1792'de yerel gönüllü taburuna katılmak için boyacı çırağı olarak görevinden ayrılan Gaskonya'dan bir çiftçinin oğluydu.