Examples of using "Кейт" in a sentence and their turkish translations:
Otur, Kate.
Kate üşüttü.
Kate bir köpek besliyor.
Emily ve Kate arkadaştır.
Bir kitap okuyan kız Kate'tir.
Kate çok enerjik.
Kate soğuk almış.
Kate onun acısını paylaştı.
- Jean ve Kate ikizler.
- Jean and Kate ikizler.
Brian Kate için bir ruj satın aldı.
Mary ve Kate çok samimi.
Kate asıl branş olarak Almancayı alıyor.
Kate bir elmalı turta yaptı.
Kate iyi bir endama sahip.
Kate parmak ucunda yürümeyi deniyor.
Kate'in babası evin yakındır.
Kate'in zengin olduğunu öğrendim.
Kate'e eve gitmesi için izin verdim.
Kate bütün gün radyo dinledi.
Kate otobüsle eve geldi.
Kate kaybettiği saati buldu.
Onları Kate'e götüreceğim.
Kate, gözleri açık yatıyordu.
Mary ve Kate tek yumurta ikizleridir.
Kate oyuncak bebeğini giydiriyor.
Kate'nin şarap içmesine izin vermez.
O, Kate'in şarap içmesine izin vermez.
Bu çiçeği Kate'e götürür müsün?
Kate güçlükle Çince konuşuyor.
Kate Brian'in hikayesine şaşırmıştı.
Kate İngilizceyi çok hızlı konuşur.
Kate, benim sınıfımda en iyi şarkıcıdır.
Mary'nin Kate'ten daha az arkadaşı var.
Mary Kate'in ebeveynleri hakkında yanlış söylentiler yaydı.
Mary ve Kate her zaman benzer giysiler giyerler.
Kate'i beklerken Bob ve Mary ile karşılaştım.
Kate kız kardeşi kadar büyüleyici.
Bu çiçeği Kate'e getirir misin?
Kate'i beklerken, Bob ve Mary'yi gördüm.
Kate bizim sınıfta herhangi bir diğer öğrenciden daha akıllı.
O, Kate'in bakış açısına göre çok çalışıyor.
Kate neredeyse doğum gününü hiç kutlamaz.
Kate arkadaşlarını görmek için partiye gitti.
Kate bir şemsiye ile okula gitti fakat Brian gitmedi.
Kate bizim sınıftaki herhangi bir diğer öğrenciden daha akıllı.
Kate her zaman nişanlısından aldığı büyük elmas yüzükle hava atar.
Kate bizim sınıfta en zeki öğrenci.
Kate Chris'e baktı ve sonra onu görmezden geldi, bu onu perişan etti.