Examples of using "Слушай" in a sentence and their turkish translations:
Beni dinle.
Dinleyin ve dikkatle dinleyin.
Yakından dinleyin.
Anneni dinle!
Onu dinle!
Babanı dinle.
iyi dinleyin.
Müziği dinle.
Dinle, gitmek zorundayım.
Bak, biri seni arıyor.
Dinle, koşmak zorundayım.
Kapa çeneni de dinle!
Dinle!
Dinle ve öğren.
Bak, onu biliyorum.
Bak, düşüncemi değiştirdim.
Sus ve dinle.
Beni dikkatlice dinle.
Sessiz ol ve dinle.
- Burada dinle!
- Burayı dinle!
- Kapa çeneni de dinle.
- Kapa çeneni ve dinle.
- Sus ve dinle.
Sadece çeneni kapa ve dinle!
Bak, ben biraz meşgulüm.
Dikkatlice dinle.
- Her zaman babana uy.
- Her zaman babana itaat et.
Bak, gerçekten ilgilenmiyorum.
Bak, ben şimdi yatmaya gidiyorum.
Bak, özür dilemeye çalışıyorum.
Beni çok dikkatli dinle, tamam mı?
Müziği dinle.
Bak, ben bir uzman değilim.
Bak, sadece beni ara.
Kalemini yere koy ve dinle.
Dinle...
Radyoyu dinle.
- Tom'un ne dediğini dinle.
- Tom'un söylediklerini dinle.
Pekala, dikkatle dinleyin.
Yakından dinle ve kesintiye uğratma.
Dinle yardımına ihtiyacım var.
Bak, sana doğruyu söylüyorum.
Konuşmayı bırakın ve müziği dinleyin.
Tom'u dinle.
Kapa çeneni de dinle!
Onu dinleme.
Dinlemeye devam.
Bana bak ve beni dinle.
Ben konuşurken lütfen sessiz ol ve beni dinle.
Sadece Tom'u dinle.
Sessiz ol ve dinle!
Bak, Tom hakkında endişelenme, tamam mı?
Onu dinleme.
Tom'u dinleme.
Kalbini dinle.
Hey, daha sonra biraz dondurma yiyelim.
Söylentileri dinleme.
Bak, Tom, biraz ödünç para alabilir miyim?
Onu dinleme! Seni temin ederim; o sadece saçma sapan.
- Onu dinleme, o saçma sapan konuşuyor.
- Ona kulak asma; boş konuşuyor.
Onu dinleme. Sadece şaka yapıyor.
Şimdi, beni dikkatlice dinle.
O adamı dinlemeyin.
Buradan canlı çıkmak istiyorsan beni dinle.
Şimdi dikkatle dinle.
Lütfen çok dikkatli dinle.
Ben konuşurken dinle.
- Lütfen dinle.
- Lütfen dinleyin.
- Lütfen dinleyiniz.
Anneni dinle.
Şimdi sen beni dinle.
- Dinle, Tom senin burada olduğunu bilemez.
- Dinleyin, Tom sizin burada olduğunuzu bilemez
Bak, gitmek zorundayım.
Beni dikkatlice dinle.
Anlasana. Bu benim sorunum.
Bak, yardım etmelisin.
Onları dinle.
Onu dinle.
Lütfen onu dinleme.
Lütfen onu dinleme.
Seninle konuşuyorken lütfen beni dinle.
Onu dinlemeyin.
Onu dinle.
Çeneni kapa ve beni dinle.
Beni dinle.
- Bu dediklerimi iyi dinle ve sakın unutma. Yalnızca bir kere söyleyeceğim.
- Şimdi beni dikkatlice dinle ve bu dediklerimi sıkı sıkı aklında tut. Bir kez daha tekrarlamayacağım.
Bak, ciddiyim.
Kalbini dinle çünkü o asla yalan söylemez.
Bak, bilmen gereken her şeyi zaten sana söyledim.
Dinle, dövüşmek istemiyorum.
Beni çok dikkatli dinle, tamam mı?
Bak, sana söylemediğim için üzgünüm fakat unuttum.
Onu dinleme. Tom sana yalan söylüyor.
Dikkatlice dinle ve tam olarak sana söylediğimi yap.
Beni dinleme, sadece şaka yapıyorum.
Bak, uzun bir gün geçirdim ve şu anda yatağa gitmek istiyorum.
Bak, meşgul olduğunu biliyorum.
Bak, sana bir özür borçluyum.
İyi dinle. Bunu bilmen gerekiyor.
Onu dinleme. O sana yalan söylüyor.
Onu dinlemeyin. O size yalan söylüyor.