Examples of using "Ваших" in a sentence and their turkish translations:
- Önerilere açığız.
- Önerilere açığım.
Sınıf arkadaşlarınızı sevin! Ebeveynlerinizi sevin! Ülkenizi sevin!
Öğrencilerinizden kaç tanesi burada?
Kedilerinizin adı ne?
Gözlerinizi unutamam.
Ellerindeyim.
kimse ne yaptığınızı izlemiyor
Whatsapp dan da öğrencilerinize
Dişlerinizin bir kalıbını alacağım.
Ben öğrencilerinizden biriyim.
Senin muhakemeni anlamıyorum.
Bu sizin yargı alanınızın dışındadır.
Yolcularınızın güvenliği hakkında düşünün.
Ben senin komşularından biriyim.
Senin fikrini sormadım.
Ancak problemlerinizin tamamının cevabı bu değil.
Ben senin hastalarından biri değilim.
İnsanlığın geleceği sizin ellerinizde.
Düşmanlarınızı sevin, sizden nefret edenlere iyilik yapın.
Cennet annelerin ayakları altındadır.
Arkadaşlarını getir.
O senin ellerinde.
Benim geleceğim sizin ellerinizde.
- Çocuklarınız için kendimi üzgün hissediyorum.
- Çocuklarınız için üzülüyorum.
Yani çocuklarınızın düşmanı değiliz
Gelecek için programın hakkında bana anlat.
Yeni bilgisayarların hakkında biraz bilgi istiyorum.
Benim öğrencilerimi azarlıyorum, seninkileri değil.
Thomas yaşadığın yerde yaygın bir isim mi?
Sizin saatinize göre şimdi saat kaç?
Geri bildirimini dört gözle bekliyoruz.
hücrelerinize varan, kalbiniz, beyniniz, böbrekleriniz.
Kısacası tüm flört geçmişiniz
senin çocuklarının görüntüleri bir yerde paylaşılacakmış!
Kitaplarının tam listesini istiyorum.
Gelecek senin ellerinde.
Ben senin şikâyetlerinden usandım.
Hayatlarımız sizin elinizdedir.
Aksine çocuklarınızı sizden daha çok düşünüyoruz
Üzgünüm fakat isimleriniz listede değil.
Beklentilerinizi tatmin etmediysek, bu sizin sorununuz.
Kaleme ihtiyacım var. Seninkilerden bir tanesini kullanabilir miyim?
Teorilerinden herhangi birine ilgi duymuyorum.
Komşularınızı sevin.
Bu konumdaki etkinliğiniz hakkında her şeyi biliyoruz.
Ebeveynlerinizden biri Avustralya'da mı doğdu?
Gözlerini unutamam.
Şehirde ürünleriniz için bir showroom var mı?
Bizim kaderimiz sizin elinizde.
Kaderim senin ellerinde.
Sorunlarının farkındayım.
Bu, eserlerinden biri mi?
Diğer işverenlerden herhangi bir referansın var mı?
Söylediklerini destekleyecek herhangi bir kanıt sunabilir misin?
Tom senin arkadaşlarından biri mi?
Dosyalarını yedekle.
Benim yaşamım sizin ellerinizde.
Arkadaşlarından herhangi biri tutuklandı mı?
Ben senin bitmeyen yakınmalarından bıktım.
- Öğrencilerinizden biriyle tanıştım.
- Sizin öğrencilerinizden biriyle tanıştım.
senin paranı korumakla banka sorumludur. Kim diyor bunu? Kanun diyor.
Senin tavsiyen olmadan yapamam.
Bütün sorunlarını duydum.
Tom bana şüphelerinizden bahsetti.
Arkadaşlarından herhangi biri boya yapar mı?
Arkadaşlarından herhangi biri sigara içiyor mu?
Arkadaşlarının dışında kimse geliyor mu?
Ürünlerin için bir konferans salonu sahası kurmak istiyorsan lütfen bana hemen bildir.
Senin saatinde saat kaç?
Ben senin paranı istemiyorum.
Bunu senin gözlerinde görebiliyorum.
Sözlerinden hiç kuşkulanmadım.
Çalışırken mırıldanan birini tanıyor musun?
Resimlerinden birini saklayabilir miyim?
Dün ebeveynlerine rastladım.
Sende büyükdede ve büyükninelerinin hiç resmi var mı?
Senin arkadaşlarından biri gitar çalar mı?
Arkadaşlarından herhangi biri Fransızca konuşabiliyor mu?
Arkadaşlarından herhangi biri hiç Avustralya'ya gitti mi?
Arkadaşlarından herhangi birinin bir kamyonu var mı?
Senin komşularından biri şikayet etti.
Senin tavsiyene ihtiyacım yok.
Onu yapabilip yapamayacağını bize bildir.
Hâlâ Tom ile olan ilişkiniz hakkında size sormak istediğim birçok sorum var.
Üzgünüm fakat isimleriniz listede değil.
Misafirlerinizden biri ile konuşmak istiyorum.
Senin sırlarını kimse bilmez.
Paranı almadım.
Senin paran yok.
Saatim sizinkinden daha doğru.
Dün burada senin arkadaşlarını gördüm.
Gözlerinde korku görüyorum.
Ceplerini boşalt.
Yanında çocuklarının resimleri var mı?
Saçına dokunabilir miyim?
- Ceplerini boşalt!
- Ceplerinizi boşaltın!