Examples of using "вашу" in a sentence and their turkish translations:
Kitabınızı okudum.
Açık sözlülüğünü takdir ediyorum.
Senin uyanıklığını takdir ediyorum.
- Kask kafanızı koruyacak.
- Kask kafanı koruyacak.
Bu kitap yaşamınızı değiştirecek.
yani DNA genetik kodunuzu.
Zoom sizin bilgilerinizi çalıyor
Ben senin konumunu takdir ediyorum.
Sağ kolunuzu kaldırın.
Arabanızı bulacağız.
O, arabanı yıkıyor.
Çabukluğunuzu takdir ediyoruz.
Ben bir testere ödünç alabilir miyim?
Üzüntünü paylaşıyorum.
Sizin kitabınızı okuyorum.
Sadakatınızı takdir ediyoruz.
- Gümrük bildiriminiz, lütfen.
- Gümrük beyanınız, lütfen.
Biz yardımınız için size minnettarız.
Kredi kartınız lütfen.
İyiliğinizi takdir ediyorum.
Klavyenizin değiştirilmesi gerekir.
Senin ülkeni seviyorum.
Ben senin kız kardeşini sever.
Kızınızın adı nedir?
aynı zamanda kuvvetini de gösteriyor
Fikriniz kesinlikle düşünmeye değer.
Lütfen arabanı buradan çıkar.
Tom sizin desteğinize güveniyor.
Şapkanı çıkar.
Yardımın için çok teşekkürler.
Cetvelini ödünç alabilir miyim?
Bektaşi üzümü ömrünü uzatabilir.
Dalağını almak zorunda kaldık.
Mektubunu okudun mu?
Biz senin yardımına güveniyoruz.
Nezaketin için teşekkür ederim.
Kedini okşayabilir miyim?
Şaşkınlığını anlayabiliyorum.
- Yataklarınızı hazırlamıyorum.
- Yataklarınızı yapmıyorum.
Yardımınız için şimdiden teşekkür ediyorum.
Kibarlığını gerçekten takdir ediyorum.
Senin soyadını anlamadım.
Ben senin soyadını anlamadım.
Sıcaklığını ölçmek istiyoruz.
Silgini ödünç alabilir miyim?
Daktilonu kullanabilir miyim?
Doğum tarihinizi alabilir miyim?
Tom'un arabanı sürmesine izin verdin mi?
Takımına katılmak istiyorum.
- Sana odanı göstermeme izin ver.
- Seni odana götürmeme izin ver.
Ben senin gazetene bir bakabilir miyim?
Teorinizi inkar etmek gibi bir niyetim yok.
Biz senin otelini bulmakta zorluk yaşadık.
İyiliğiniz için size minnettarız.
İşini yarım bitmiş bırakma.
Cömertliğiniz için size çok teşekkür ederim.
Mali yardım için sana güveniyoruz.
Ben ailen için dua edeceğim.
Sohbetinizi bölmek istemedim.
Çantanı taşıyayım mı?
- Kitabını okudum.
- Kitabını okuyorum.
- Kitabını okurum.
- Senin kitabını okudum.
Senin konumunu mükemmel şekilde anlıyorum.
Ablanın adı nedir?
Çantanızı taşıyayım.
Kızını seviyorum.
Hikayeni anlatmana yardımcı olabilecek bir şey olması gerekir.
Ama size kısaca bir önce müziğini dinleteyim
amacınızı biliyoruz ama merak etmeyin
sizin her bilginizi çalıyorlar her an hemde
Ben sadakatine güvenebilir miyim?
Sigaranı söndür. Burada sigara içmeye izin verilmez.
Sana işini geri veremeyiz.
Sizin işinize müdahale etmek istemiyorum.
Ben senin yeterliliğini sorgulamıyorum.
Provadan önce bir kez daha rolüne göz at.
Seni ve aileni görmeye can atıyorum.
Yardımınız için size minnettarım.
İyiliğiniz için minnettarım.
Bavulunuzu odanıza götüreceğim.
Lütfen kartını sok.
Kitabınızı okudum, gerçekten ilginç.
Arabanızı ödünç alabilir miyim?
Katılımınız final derecenizi etkileyecektir.
Bana dolma kalemini ödünç verir misin?
Lütfen külot ve sütyenin hariç tüm elbiselerini çıkar.
Yıl dönümün için erkek arkadaşın sana ne verdi?
Sıranı bekle lütfen.
Kalemini görüyorum.
Senin desteğini takdir ediyorum.
Ben senin dürüstlüğünü takdir ediyorum.
Tom arabanı yıkıyor.
Bu, susuzluğunu giderecek.
Ben senin endişelerini anlıyorum.
Notunu aldım.
Senin karını bekliyorum.
Ben senin durumunu anlıyorum.
Sakalına dokunabilir miyim?