Examples of using "Бассейн" in a sentence and their turkish translations:
Yüzme havuzu nerede?
Havuz boş.
Havuz ısıtılıyor.
Yüzme havuzuna gideceğim.
Havuza düştüm.
Bir yüzme havuzun var mı?
Ben bir havuz istiyorum.
Haydi havuza gidelim.
Yüzme havuzu halka açık.
Çocuklar havuza gitmek istiyorlar.
Seni havuza kim itti?
Onun bir yüzme havuzu var.
Onlar halka açık yüzme havuzuna gittiler.
Onun bir yüzme havuzu var.
Bizim bir havuzumuz var.
Tom havuzu suyla doldurdu.
Tom yüzme havuzuna daldı.
Herkes havuza atladı.
Tom havuza atladı.
Tamam. Havuza gidelim.
Tom yüzme havuzuna düştü.
O, havuza düştü.
Havuz temiz su dolu.
O, havuza daldı.
Tom'un bir yüzme havuzu var.
Tom yüzme havuzuna gitti.
Mary havuza atladı.
Havuza atladım.
Onun ısıtmalı bir yüzme havuzu var.
Onun ısıtmalı yüzme havuzu var.
Havuza gitmek istemiyorum.
Evinin yanında bir yüzme havuzu var mıdır?
O neredeyse havuza düşüyordu.
O havuz gerçekten davetkar görünüyor.
O, onu yüzme havuzuna itti.
Onu yüzme havuzuna itti.
Tom, Mary'yi havuza itti.
Neden havuza girmiyorsun?
Sadece büyük bir yüzme havuzuna ihtiyacım var.
Onun havuzu ısıtmalıdır.
Bu motelin bir yüzme havuzu var.
Tom havuza geri atladı.
Bir sauna ve bir havuz var.
Havuzu suyla doldurdum.
Okulumuzun bir yüzme havuzu var.
- Hepsi havuza atladılar.
- Hepsi havuza atladı.
Tom oğlanları havuza götürdü.
Tom oğullarını havuza götürdü.
şimdi bir örneklendirme yapalım. Bir havuz düşünün
Tatil yerinin büyük bir yüzme havuzu var.
Havuza gitmek istemiyorum.
Tom havuza düşüp boğuldu.
Bu, Tom'un yüzmeyi öğrendiği havuzdur.
Bu evin ısıtmalı bir yüzme havuzu var.
Tom Mary'nin telefonunu havuza attı.
Neredeyse havuza düşüyordum.
Tom havuzun ne kadar derin olduğunu bilmiyor.
Her gün halka açık yüzme havuzuna giderim.
Yazları her gün havuza giderim.
Bu otelin bir spor salonu ve bir yüzme havuzu vardır.
Tom'un bir havuzu olduğunu biliyorum.
Tom'un havuza atladığını gördüm.
Tom, benimle havuza gitmek istiyor musun?
Hiç kimse havuza atlayacak ilk kişi olmak istemiyor.
Onların havuza atladığını gördüm.
Onun havuza atladığını gördüm.
Onun havuza atladığını gördüm.
mola odasına top çukuru koyma
Onlar kırılan fayansları değiştirdikleri için havuz kapalı.
Cep telefonumu neredeyse havuza düşürüyordum.
Burada bir yüzme havuzu olduğunu bilmiyordum.
Tom'un gittiği okulun bir havuzu var.
Otelin yüzme havuzu, tenis kortları ve benzerleri vardır.
Havuza giderken yanıma ne almalıyım?
Suyun seviyesini kontrol etmek için eğildiğinde Tom'un cep telefonu cebinden havuza düştü.
Hiçbirimiz bugün yüzmeye gitmeyi planlamıyoruz.