Examples of using "упала" in a sentence and their turkish translations:
Merdivenden düştü.
Maymun ağaçtan düştü.
Masadan bir çatal düştü.
Sıcaklık sıfırın altında düşmüş.
Termometre sıfırın altına düştü.
Griselda çatıdan düştü.
O, ağaçtan düştü.
Raftan bir kitap düştü.
Kitap yere düştü.
Ateşi yatıştı.
Kahvenin fiyatı düştü.
Ateşi yatıştı.
O, atından düştü.
Kuş düştü ve öldü.
- O uçuruma düştü.
- Uçurumdan aşağı yuvarlandı.
Ben düştüm.
Pirinç fiyatı düştü.
Bir sinek çorbaya düştü.
Bayıldı.
Masadan bir çatal düştü.
Çay fincanı düştü ve parçalandı.
Şişe düştü ve kırıldı.
Leyla yere düştü.
Yaralı kuş yere düştü.
Doğum oranı neden bu kadar keskin şekilde düştü?
Onun arabası göle düştü.
O, düştü ve dizini incitti.
Sıcaklık on derece düştü.
Dün gece sıcaklıkta ani bir düşüş oldu.
Onun düştüğünü gördüm.
O, düştüğünde dirseğini incitti.
- Satın alma gücü çok düştü.
- Alım gücü büyük ölçüde düştü.
Mary düştü ve elini yaraladı.
Tom, Mary'nin düştüğünü gördü.
Bir damla yağmur hissettim.
Sıcaklık aniden düştü.
Vazo yere düştü ve parçalandı.
Bir kadın, gemiden denize düştü.
Yaşlı kadın düştü ve kalkamadı.
Düştü ve sol bacağını kırdı.
O, çığlık attı ve bayıldı.
Tabak kazara yere düştü.
Haberi duyunca bayıldı.
O neredeyse ölüyordu.
Et fiyatı düştü.
Buzun üstünde düştüm.
Merdivenden düştüm.
birinin önce düşmesi gerek,
Bu yüzden yıkıldım ve orada onunla oturdum
Birkaç gün sonra ise sıcaklık sıfırın altındaydı.
Kanı görünce bayılacak gibi hissetti.
Mary bayıldı.
Ayı kükredi ve ben bayıldım.
Tom düşmeden önce Mary'yi yakaladı.
Onun ayağının takıldığını ve düştüğünü gördüm.
Kanı gördüğünde neredeyse bayılıyordu.
Büyük bir bomba düştü ve çoğu insan hayatını kaybetti.
Havuza düştüm.
Bir oyuncu oyunun tam ortasında bayıldı.
Ben bayıldım.
Suyun içine düştüm.
Bisikletimden düştüm.
Sahneden düştüm.
Sundurmadan düştüm.
Sandalyeden düştüm.
Ben bir ağaçtan düştüm.
Yavru kuşun yuvadan düştüğünü sanıyorum.
Tabak ellerimden kaydı ve yere düştü.
Beşinci kattan düşmüş.
Araba kontrolden çıktı paldır küldür nehre düştü.
Dün öğleden sonra astığın resim bu sabah düştü.
Düştüm ve dizimi yaraladım.
Araba uçuruma düşseydi hepsi ölecekti.
O neredeyse bayılacaktı.
Tom amuda kalktı ve gömleği yüzünün üzerine düştü.
Mary çığlık attı ve bayıldı.
Sıcaklık dün gece sıfırın altına düştü.
Acelemle merdivenlerden aşağı düştüm.
Kaydım ve merdivenlerden düştüm.
Eğer onu kolundan yakalamasaydı, göletin içine düşmüş olacaktı.
6 yıldan fazladır ilk defa, işsizlik oranı % 6'nın altındadır.
Basamaklardan düşüp başımı vurdum.
- Bayıldım.
- Ben bayılmışım.
"Neden ıslaksın?" "Ben suya düştüm."
Sıcaklık birkaç derece düştü.
Kız bayıldı, fakat biz onun yüzüne su döktüğümüzde o kendine geldi.
Sıcaklık üç derece düştü.
- Buzlu kaldırımda kayıp düştüm.
- Buzlu kaldırımda kaydım ve düştüm.
Sen bayıldın.
Türk Lirası senenin başından itibaren %40'tan fazla düşüş yaşadı.
Ben bilinçsizdim.