Examples of using "Verificar" in a sentence and their turkish translations:
Onu kontrol edelim.
Bunu doğrulamak zorunda kalacağız.
Haritayı kontrol edelim.
Ben kontrol etmek istiyorum.
Bodrumu kontrol edeceğim.
Bir defa daha kontrol edelim.
Her şikayeti takip etmeye çalışıyoruz.
Tom bunu araştıracağını söyledi.
Sadece bir şey kontrol etmek istiyorum.
- Postamı kontrol etmem gerekiyor.
- Postamı kontrol etmeliyim.
Sadece takvimimi kontrol edeyim.
Ben sadece bir şeyleri kontrol etmek için gittim.
Bunu doğrulamak için hiçbir yöntemimiz yok.
Her gün gidip kontrol etmeye devam ettim.
Onun evde olup olmadığına bakacağım.
Tamam, aşağı inip şu şeylere... Şu ilaçlara bir bakalım.
Bunu takalım. Pekâlâ. Bu tamam, tamam, tamam!
Telefonun bozuk olup olmadığını kontrol eder misin?
Bilmiyorum. Dur da bakayım.
Bazı değerli eşyalarımı kontrol etmek istiyorum.
Bence yatağın altını kontrol etmelisin.
Onu kontrol etsen iyi olur.
Bunu birkaç saat açık bırakıp alaca karanlıkta kontrol edeceğiz.
Kan basıncını kontrol edeyim.
Posta kutumu kontrol edemem. Burada internet yok.
Trenin saat kaçta geleceğini kontrol edeceğim.
Her gün iyi olup olmadığını kontrol ediyordum. "Bu, son gün mü? Onu göremeyecek miyim?" diyordum.
Tom'un iyi olduğundan emin olabilir misin?