Translation of "Sustentar" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Sustentar" in a sentence and their turkish translations:

Eu consigo sustentar a minha família.

Aileme bakabiliyorum.

- Eu ganho dinheiro suficiente para sustentar minha família.
- Ganho dinheiro suficiente para sustentar minha família.

Aileme destek olmak için yeterli para kazanıyorum.

Eu tenho uma família grande para sustentar.

Geçimini sağlayacak büyük bir ailem var.

Eu tenho trabalhado duro para sustentar minha família .

Aileme bakmak için çok çalıştım.

Nós não temos dinheiro para sustentar um cavalo.

Bir at bakmaya gücümüz yetmiyor.

Tom está trabalhando duro para sustentar sua família.

Tom ailesine destek olmak için sıkı çalışıyor.

Ele trabalhou duro para sustentar uma família grande.

O, büyük bir aileyi geçindirmek için çok çalıştı.

Tom não ganha o suficiente para sustentar uma família.

Tom bir aileye bakmak için yeterli para kazanmıyor.

- Não consegue sustentar a família com o seu salário mensal.
- Ele não consegue sustentar a família com o seu salário mensal.

Onun aylık geliri ailesini geçindiremez.

Ele tem de trabalhar duramente para sustentar a sua família.

- Ailesine yardımcı olmak için sıkı çalışmak zorunda.
- O, ailesine bakmak için çok çalışmak zorunda.

O Tom precisa encontrar um emprego para sustentar a família.

Tom'un ailesini desteklemek için bir iş bulması gerekiyor.

Apesar de ser jovem, ele tem uma grande família para sustentar.

O, genç olduğu için bakacak büyük bir ailesi vardı.

Mesmo sendo tão jovem, ele tem uma grande família para sustentar.

O,genç olduğu için,geçimini sağlayacak büyük bir aileye sahip.

Eu nunca pensei que eu teria que sustentar uma família tão grande.

Böylesine büyük bir aileye bakmak zorunda olacağımı asla düşünmemiştim.

O que significava que todos esses programas seriam impossíveis de sustentar se os preços do petróleo caíssem.

Bu durum, petrol fiyatlarının düşmesi durumunda, tüm bu programların sürdürülememesi demekti