Examples of using "Puderam" in a sentence and their turkish translations:
Onlar sorunu bulamadı.
Onlar nasıl unutabildiler?
Akademisyenlerin öve öve bitiremediği Leonardo Da Vinci bu işte
Doktorlar ölüm nedenini belirleyemediler.
Tom ve Mary yağmur yağdığı için pikniğe gidemediler.
O kekelemeye başladığında sınıf arkadaşları gülmekten kendilerini alamadılar.