Examples of using "Prestes" in a sentence and their turkish translations:
Ölmek üzereyim.
Başlamak üzereyim.
- Ev yıkılmak üzere.
- Ev üflesen yıkılacak vaziyette.
O, ağlamak üzereydi.
O konuşmak üzereydi.
- Tom ağlamak üzere.
- Tom ağlamanın eşiğinde.
- Evlendim evleneceğim!
- Evlenmek üzereyim!
O gitmek üzere.
Tom ölmek üzere.
İçeri gelin. Başlamak üzereyiz.
Sen gitmek üzeresin, değil mi?
yada yemek üzeresin
Otobüs hareket etmek üzere idi.
- Lafı ağzımdan aldın.
- Tam onu söylemek üzereydim.
- Tam da onu söyleyecektim.
Onların sabrı tükenmek üzereydi.
Ayrılmak üzereydim.
Ücretler yükselmek üzere.
Tam odaya girmek üzereydik.
Otobüs ayrılmak üzereydi.
Yakında gün doğumu olacak.
Uçak kalkmak üzeredir.
Gösteri başlamak üzeredir.
Tom bunu yapmak üzereydi.
- Gitmek üzereler.
- Onlar gitmek üzereler.
Üçüncü sahne başlamak üzere.
Şiddetli bir savaş daha başlamaya hazırdı.
Nixon başkan olmak üzereydi.
Tom onu yapmak üzere.
uçak tam hareket etmek üzereyken
Hastane inşaatı bitmek üzere.
Yanan bina çökmek üzereydi.
Tom ölmek üzere olduğunu biliyordu.
Tren kalkmak üzere. Acele et.
Tom ve Mary öpüşmek üzere gibi görünüyordu.
O, kitabı okumayı bitirmek üzere.
- O gitmek üzere.
- O ayrılmak üzere.
Çıkmak üzere olduğumuz sırada deprem başladı.
Tom geldiğinde ayrılmak üzereydim.
Binalar eski ve çökmek üzereler.
kuyruklu yıldızın dünyaya çarpmak üzereyken atmosfer tarafından parçalandığı
Mary birdenbire ortaya çıktığında ben ayrılmak üzereydim.
O beni görmeye geldiğinde çıkmak üzereydim.
Ben istasyona geldiğimde tren ayrılmak üzereydi.
balalayka filmi onun en son filmi olmak üzereydi neredeyse
İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.
uçağa bindiler uçak hareket etmek üzereyken
O kendini öldürmek üzereydi.
Tom başlamak üzere.
Hemen geri gelmek zorundaydık çünkü okul başlamak üzereydi.
Beni ne için arıyorsun? Yarışmaya girmek üzereyim.
Mary odaya geldiğine Tom bir şey söylemek üzereydi.
Tren gelmek üzere.
Kartal yere inmek üzere.
Neredeyse yok etmek üzereler. Çin devlet başkanı ise Wuhan sokaklarında dolaştı.
Tüm Dünya'ya biz bu virüsü yenmek üzereyiz mesajını verdi
Avrupa en kanlılara tanıklık etmek üzereydi Napolyon Savaşları günü savaşı.
dünyaya çarpmak üzereyken bir UFO ara girerek kendini feda etti
Tren hareket etmeye hazırdır.
Uykuda bir rüya gördüğümüz zaman uyanmaya yakınız demektir.
Sadece İngilizcenin geride bıraktığı Türkçe, Tatoeba'da ikinci en çok kullanılan dil olmak üzere.
Ben ayrılmak üzereyim.
Söylemek üzere olduğum şeyin kaydedilmesini istemiyorum.