Examples of using "Precisei" in a sentence and their turkish translations:
Ama neyse ki gerek kalmadı.
Yedi dikiş atmak zorunda kaldım.
Sormak zorunda değildim.
Onlara ihtiyacım yoktu.
Ona ihtiyacım yoktu.
Ona ihtiyacım yoktu.
Buna ihtiyacım yoktu.
Onun yardımına ihtiyacım yoktu.
Sana ihtiyacım yoktu.
Ev işine yardım etmek zorunda kaldım.
Almanya'ya gitmeme gerek yoktu.
Yanımda bir şemsiye almama gerek yoktu.
Hep biraz dikkate ihtiyacım var.
Araba almak için borç almak zorunda kaldım.
Onu ben kendim buldum, senin sayende değil!
Geri almak için çok miktarda para ödemek zorunda kaldım.
Sadece Tom'a bir dakika ihtiyacım vardı.
Senin yardımına ihtiyacım olduğunda neredeydin?
Buna ihtiyacım vardı.
Onun ne söylemeye çalıştığını anlamak bir süremi aldı.
Kimsenin yardımına ihtiyacım yoktu.
"Sen zaten Japon mutfağına alışık değil misin?" – "Alışmak zorunda kalmadım. O bana ilk görüşte aşık oldu!"
- Birkaç sayfa İngilizce çevirmek iki saatten fazla zamanımı aldı.
- Birkaç sayfa ingilizceyi çevirmek iki saatten daha fazla zamanımı aldı.