Examples of using "Pontos" in a sentence and their turkish translations:
Biz iki puanla kaybetti.
Yedi dikiş atmak zorunda kaldım.
Zayıf noktalarını biliyorum.
Güçlü yönleriniz nelerdir?
o levhaların birleşim noktaları
Onun bir sürü zayıf noktası var.
Mary'nin bir sürü zayıf noktası var.
Tom üç puanla kazandı.
Farklı bakış noktalarımız var.
Bu soru 50 puan değerindedir.
Ben onun öğretim yönteminin iyi noktaları ve kötü noktaları olduğunu düşünüyorum.
aslında tam olarak kırıldığı noktalar yani birbirinden ayrıldığı noktalar
Her insanın kendi güçlü noktaları vardır.
Herkesin zayıf noktaları vardır.
Her insanın kendi zayıf noktaları var.
Bizim takımımız beş puan ilerdedir.
Ülkenin tarihi yerlerini ziyaret ettik.
Son olarak, on iki puan Estonya'ya!
Tom'un zayıf noktalarını biliyorum.
Benim için birkaç hususu aydınlığa kavuşturur musun?
Bu hesap defterinde birçok şüpheli noktalar var.
Herkesin hem güçlü hem de zayıf noktaları vardır.
kafamızdaki soru işaretleri iyice artıyor
- Büyükannem kanaviçe işi yapmayı sever.
- Anneannem kanaviçe yapmayı seviyor.
Dördüncü olarak, benim ilk üç noktam yoktur.
buda kafamızdaki soru işaretlerini artırıyor ama
farklı noktada da olabilir bu da problem değil
O, farklı görüşten insanlara açık.
bir pusulanın üzerinde izlenecek tam açıyı sağlayacak şekilde tasarlanmıştır.
Bu durumla bizim kafamızdaki soru işaretlerinden bir tanesi de şu
Haritadaki iki nokta arasında çizilen bir çizginin, bu noktalar arasında gezinmek için
Fikirlerinden bazılarına katılıyorum.