Examples of using "Porém" in a sentence and their turkish translations:
Yine de katliam devam ediyor.
Kısa ama güçlüdür.
- Kesinlikle hiç param yok.
- Kesinlikle meteliksizim.
Param yok ama hayallerim var.
İngilizce konuşmak kolay değil ama eğlencelidir.
Tom bekledi ama Mary asla geri dönmedi.
Rusça anlayabiliyorum ama onu konuşamıyorum.
Ama Nuh RAB'bin gözünde lütuf buldu.
Yine de büyük olasılıkla ne olacağını tahmin edebilirsin.
Ana dilini konuşmak kolay ama sıkıcı.
Kediler ağaçlara tırmanabilir, ancak köpekler tırmanamaz.
Ne param ne de arkadaşım var.
- Tom'un dairesi küçük ama çok rahattır.
- Tom'un dairesi küçük ama çok konforludur.
Dünyada mutluluk yoktur ama barış ve özgürlük vardır.
Bu yüzden cümleleri seviyoruz. Fakat dahası biz dilleri seviyoruz.
Tom yaşlı adamı tanıdı fakat onun adını bilmiyordu.
Hava seyahati hızlı ancak deniz seyahati huzurlu.
Anlıyorum ama katılamıyorum.
Erkek kardeşim küçük ama güçlüdür.
Tom Meryem'den telefon numarasını istedi, fakat o vermeyi reddetti.
Ama sonra o Londra'da dilleri çalışan bir öğrenci olan Jane Wilde'a aşık oldu.
Kediler ağaçlara tırmanabilir ama köpekler tırmanamaz.
Seni aramadım, ama gözlerine ilk baktığımda, yuvama geldiğimi anladım.
Kapıyı açmaya çalıştım ama kilitli olduğu için açamadım.