Examples of using "Obra" in a sentence and their turkish translations:
O bir başyapıt olacak!
Bir oyun okuyorum.
Bu film bir şaheser.
O bir sanat eseri.
İşe!
Tom'un on parmağında on marifet var.
O, harika bir sanat çalışması.
Bu gerçek bir şaheser.
Onun bahçesi bir sanat eseridir.
çünkü çok eski bir şaheser yapıydı
öğretmenler gelecek nesil sizin eseriniz olacaktır
Böyle muazzam bir şaheseri deliyorlar
Ruh gitti ama onun çalışması kalır.
Onun bahçesi bir sanat eseridir.
işte zevk çalışmada mükemmelliği getirir.
yani kısacası tam bir sanat eseridir
O eserin ikinci cildine sahip değil misin?
- "İlk Felsefe Üzerine Düşünceler", Descartes tarafından yazılmış bir eserdir.
- "Metafizik Üzerine Düşünceler", Descartes tarafından yazılmış bir eserdir.
Gazetecilik metni edebi eser değildir.
Onun eserlerinden birini okudum.
Proje üç yıldan daha az bir süre içinde tamamlanacak.
Bu Rembrandt tablo bir sanat eseridir.
o da bir şaheserdi fakat ayakta kalamadı
Çalışmayı sergiye koyarsak, daha fazla insan onu dikkatle izleyebilecek.
Yayınlanmamış bir çalışma, teslim edilmemiş bir hediye gibidir.
Bir sanat eseri eşsiz bir mizacın eşsiz bir sonucudur.
Bu resmi bir sanat eseri olduğu için değil ama cazibesi olduğundan dolayı beğeniyorum.
Salman Rüşdi'nin “Şeytan Ayetleri” modern edebiyatın gerçek başyapıtıdır.
"Yüzyıllık Yalnızlık" İspanyol edebiyatının "Don Kişot"tan bu yana en önemli eseri sayılır.