Examples of using "Manhã" in a sentence and their turkish translations:
- Günaydın!
- İyi sabahlar!
Ben sabahları çalışırım.
Yarın sabah gel.
O mükemmel bir sabahtı.
Ertesi sabah, biz birlikte kahvaltı yaptık.
Sabah oldu.
Kahvaltı!
Yarın sabaha kadar geleceğim.
Bu sabah neredeydin?
- Biz kahvaltı yapıyoruz.
- Biz kahvaltı ediyoruz.
- Yarın sabaha kadar bekleyin.
- Yarın sabaha kadar bekle.
7: 30'da Kahvaltı ettim.
Onlar kahvaltı hazırladı.
Tom kahvaltısını bitirmeden bu sabah gitti.
Tek başıma kahvaltı ettim.
Bu sabah TV izledim.
Sabah 08:00.
Tom sabahleyin geri dönecek.
Tom sabahleyin çalışır.
Yarın sabah görüşürüz.
Sabahleyin kahve içerim.
Saat sabah ikidir.
Niçin bu sabah buraya geldin?
Tom bu sabah geldi.
Yarın sabah gideceğim.
Günaydın.
Zaten sabah.
- Bu sabah bir deprem oldu.
- Bu sabah bir deprem vardı.
O, bu sabah uyuyakaldı.
Sabah bir uçuş var mı?
Dün sabah şiddetli yağmur yağdı.
Tom her sabah kahvaltıdan önce duş alır.
Bu sabah piyano çalıştın mı?
Zaten kahvaltı yaptın mı?
Beraber kahvaltı edelim mi?
Tom bütün sabah benimle birlikteydi.
Sabah evde olacağım.
O sabahleyin saçını tarar.
Kahvaltı yemen gerekiyor.
Yarın sabah ayrılalım.
Sabahın serinliğinde Çalış.
Bu sabahtan beri elektrik kesik.
O, sabahleyin tenis oynar.
O, her sabah onu selamlar.
Kahvaltı yaptın mı?
- Ertesi sabah, o gitmişti.
- Ertesi sabah o ölmüştü.
Her sabah dişlerimi fırçalarım.
Her sabah yürüyüşe giderim.
Bu sabah kiliseye gittim.
Yoğun bir sabah geçirdim.
Kahvaltı edelim.
Bu sabah Tom'u gördün mü?
- Bu sabah hava çok soğuktu.
- Bu sabah çok soğuktu.
- Bu sabah erken kalktım.
- Bu sabah erken uyandım.
Buzağı bu sabah doğdu.
O kahvaltı hazırladı.
O, kahvaltı hazırladı.
Mary kahvaltı hazırladı.
Biz kahvaltı hazırladık.
Bu sabah nasılsınız?
Sabahleyin konuşabiliriz.
Bu sabah çok geç kalktım.
Bu sabah son derece sıcaktır.
O, sabah oradaydı.
Sabahleyin hava çok soğuktu.
Her sabah alışverişe çıkarım.
Ben her zaman sabah kahvaltısı yerim.
Tom bu sabah geldi.
Tom bu sabah oradaydı.
Kahvaltı için teşekkür ederim.
Hava bu sabah güneşliydi.
Ben kahvaltı yapıyorum.
Bütün sabah ağladım.
Çok güzel bir sabah geçirdim.
Bu sabah çok rüzgar var, değil mi?
Bu sabah Liz'i gördüm.
Bu sabahtan beri hiçbir şey yemedim.
Bu sabah bir deprem oldu.
Buraya bu sabah geldi.
- Biz kahvaltı yapıyoruz.
- Biz kahvaltı ediyoruz.
O onunla bu sabah tanıştı.
Sabahleyin odayı temizle.
Ben her sabah banyo yaparım.
Tom bu sabah kurabiye yaptı.
Onların sabahleyin dört dersi var.
Kahvaltı yapmak ister misin?
Tom kahvaltı yedi.
Tom telaşlı bir sabah geçirdi.
Pijamalarımla kahvaltı yaptım.
Bu sabah bir melek gördüm.
Tom sabahleyin her zaman çay içer.
Ken bu sabahtan beri burada bulunmadı.