Translation of "Wielka" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Wielka" in a sentence and their turkish translations:

Wielka szkoda.

Ne ayıp.

Ale wielka ciężarówka!

Ne büyük bir kamyon!

Rosja jest wielka.

Rusya büyüktür.

To będzie wielka okazja.

Bu büyük bir fırsat olacak.

To jest wielka ulga.

Bu büyük bir rahatlama.

Uważaj! Tam jest wielka dziura.

Dikkat et! Orada büyük bir çukur var.

A w dżungli to wielka strata.

Ve bu, ormanda büyük bir kayıp.

Spójrzcie na to! To wielka kupa!

Şuna bakın! Bu büyük bir kaka!

Chociażby Wielka Brytania i jej monarchia.

Birleşik Krallık ve monarşisine bir bakalım:

Ale nie USA. Ani Wielka Brytania.

Birleşik Devletler istemiyor. İngiltere de öyle.

Wielka ulga nadeszła jakiś tydzień później.

Bir hafta sonra büyük bir rahatlama yaşadım.

Wielka litera używana jest na początku zdania.

Büyük harf bir cümlenin başında kullanılır.

To moja wielka szansa na wydostanie się stąd.

Bu yol, buradan çıkmak için en iyi şansım olacak.

To moja wielka szansa na wydostanie się stąd.

Bu yol, buradan çıkmak için en iyi şansım olacak.

Wiesz co? Szkoda... Wielka szkoda, że tracisz Urugwaj.

Ve biliyor musun? Çok yazık... Uruguay'ı kaybediyor olmaları çok yazık.

Wielka Brytania ma dwie bazy wojskowe na Cyprze.

Büyük Britanya'nın Kıbrıs'ta iki tane askeri üssü var.

Jego śmierć to wielka strata dla naszej firmy.

Onun ölümü firmamız için büyük bir kayıptı.

Jest wielka różnica pomiędzy posługiwaniem się językiem dobrze, a posługiwaniem się językiem biegle.

Bir dili iyi konuşmakla akıcı konuşmak arasında büyük bir fark vardır.

USA i Wielka Brytania mają różne języki migowe. Również meksykański język migowy jest różny od hiszpańskiego.

Birleşik Devletler ve İngiltere'nin farklı işaret dilleri vardır. Meksika İşaret Dili de İspanyolca İşaret Dili'nden farklıdır.