Examples of using "Siedź" in a sentence and their turkish translations:
Geç saatlere kadar uyanık kalmasan daha iyi olacak.
Dik oturun.
Bilgisayarın başında öylece oturmayın, bir karar vermelisiniz.
Bilgisayarınızın başında öylece oturmayın, karar verme zamanı.
Bilgisayarın başında öylece oturmayın. Bir karar vermelisiniz.
Sessiz ol.
Kıpırdama.