Examples of using "Przesunąć" in a sentence and their turkish translations:
Kanepeyi taşımama yardımcı ol.
Bunu kendi başımıza taşıyabiliriz.
Çocuk ağır kanapeyi taşımaya çalıştı.
Bu ağır masayı taşımama yardım eder misin?
Lütfen yoldan çekil ki bu bayan geçebilsin.
Masayı taşımaya çalıştığımda karşıya çekerken bacaklarından biri kulak tırmalayıcı bir ses yaptı.