Examples of using "Stół" in a sentence and their turkish translations:
- Sofrayı kur!
- Masayı hazırla!
Tabloyu temizlemelisin.
Ahşap bir masam var.
- Tom tabloyu sildi.
- Tom masayı temizledi.
- Tom masayı sildi.
Şu bir masa.
Masanın altına baktın mı?
Bizim kare şeklinde bir masamız var.
Bir masa var.
Bu tabloyu ortadan kaldır.
Tom bir masa satın aldı.
Bu tablo paha biçilmez antikadır.
Ona masasını taşıması için yardım ettim.
Kedi masanın üzerine atladı.
Oturma odası için bir tablo satın aldım.
Bu masa ağır.
Tom masanın altına baktı.
Masam eski.
Tablo çok yer kaplamaz.
O, tabloyu ters çevirdi.
Tom yumruğunu masaya vurdu.
Bu kutu bir masa olarak hizmet verecek.
Bu masa sipariş ettiğimden farklı.
- Bu masa tahta.
- Bu masa ağaçtan yapılmıştır.
Bu masa çok yer kaplıyor.
Bu ağır masayı taşımama yardım eder misin?
Yatmadan önce genelde ceplerindeki tüm bozuk paraları çıkartıp masaya boşaltır.
Tom, orada ne olduğunu görmek için yatağın altına baktı.
- Bir piknik masası yapmanın bu kadar zor olacağını asla düşünmemiştim.
- Bir piknik masasını kurmanın bu kadar zor olacağını asla düşünmemiştim.
Tom cüzdanını masanın üstüne koydu.
Acele et ve akşam yemeği için sofrayı hazırla.