Examples of using "Próbował" in a sentence and their turkish translations:
O denedi.
Tom çalıştı.
O, kapıyı açmaya çalıştı.
Kendini öldürmeye çalıştı.
Tom kaçmaya çalıştı.
O beni kandırmaya çalıştı.
O, karıncalardan kurtulmaya çalıştı.
Birisi beni öldürmeye çalıştı.
Tom'u kim öldürmeye çalıştı?
Tom komik olmaya çalışıyordu.
- Tom Mary'yi yakalamaya çalıştı.
- Tom Mary'ye yetişmeye çalıştı.
Birisi Tom'u vurmaya çalıştı.
Tom gülmemeye çalıştı.
Tom Mary'ye yardımcı olmaya çalıştı.
Tom biraz uyumaya çalıştı.
Biri bizi öldürmeye çalıştı.
Tom, Mary'yi sakinleştirmeye çalıştı.
Kısa bir hikaye yazmaya çalıştı.
Tom yardım bulmaya çalıştı.
Tom bize yardım etmeye çalıştı.
Tom Mary'yi aldatmaya çalıştı.
Tom intihar girişiminde bulundu.
O, sorunu çözmeye çalıştı.
Tom beni savunmaya çalıştı.
Tom kayıtsızlık numarası yapmaya çalıştı.
Tom Mary'yi defalarca aramaya çalıştı.
Bilimci doğa yasalarını bulmaya çalıştı.
Yeni ayakkabılarını giymeye çalıştı.
Tom meşgul görünmeye çalıştı.
Yağ seviyesini kontrol etmeyi düşündünüz mü?
Onun aptalca eylemlerini rasyonelleştirmeye çalıştı.
Tom'un ne yapmaya çalıştığını biliyorum.
O çiçek bana saldırmaya çalıştı.
Daha önce bunu kimse denemedi.
Kimse bana yardım etmeye çalışmadı.
Çocuk ağır kanapeyi taşımaya çalıştı.
Beni bıraktı ve bölmeden çıkmaya çalıştı.
Bizimle Fransızca konuşmayı denedi.
Tom çitin altında sürünmeye çalıştı.
Tom, Mary'yle arkadaş olmaya çalıştı.
Tom katlanmaya çalıştı ama yapamadı.
Tom Mary ile tartışmaya çalıştı.
- O, karısını mutlu etmeye çalıştı ama boşuna.
- Karısını mutlu etmeye çalıştı ama nafile.
Etki küresini büyütmeye çalıştı.
Tom pasaportunu nereye koyduğunu hatırlamaya çalıştı.
Polis Tom'un Mary'yi zehirlemeye çalıştığından kuşkulanıyor.
Tom gülümsemeye çalıştı, ama yapamadı.
Küçük oğlan kendini polis memurundan kurtarmak için uğraştı.
Tom harika zaman geçiriyormuş gibi davranmaya çalıştı.
Tom, Mary'ye ne olduğunu anlatmaya çalıştı.
Tom doktorun adını hatırlamaya çalıştı ama hatırlayamadı.
Tom Boston'da kalması için Mary'yi ikna etmeye çalıştı.
Tom bana bir şey söylemeye çalıştı fakat Mary bir şey söyleyemeden onun sözünü kesti.