Examples of using "Pomógł" in a sentence and their turkish translations:
Tom yardım etti.
Taşınmama yardım etti.
Bob bana yardımcı oldu.
Tom nasıl yardım etti?
- Tom kaçmamda yardımcı oldu.
- Tom kaçmama yardım etti.
Tom'a nasıl yardımcı olacaksın?
Tom hepimize yardım etti.
Tom gerçekten bana yardım etti.
O, sandalyeyi taşımama yardım etti.
Bana yardım etmenizi istiyorum.
Mac benim süpürgeyi taşımama yardımcı oldu.
Ev ödevimi yapmam için bana yardım etti.
Size yardım etmem rica edildi.
Tom'un sana yardım etmesini istedim.
Tom bana taşınmada yardımcı oldu.
Tom sana yardım etmemi istiyor.
Tom Mary'nin yemek yapmasına yardımcı oldu.
Tom Mary'nin pencereleri yıkamasına yardımcı oldu.
Tom'un bize yardım etmesini rica ettim.
Bana yardım edersen, minnettar kalırım.
Ona bize yardım etmesini söyle.
Tom'un neden yardım ettiğine dair bir fikriniz var mı?
Tom'un onu yapmasına kim yardım etti?
Tom, Mary'nin ayakkabılarını bağlamasına yardımcı oldu.
Bana yardımcı olsaydın, işi başarabilirdim.
Ona yardım eden ilk kişiydi.
Tom Mary'nin hapishaneden kaçmasına yardım etti.
Tom yangınla mücadele etmek için yardım etti.
Onu bize yardım ettirmek zorundasın.
Bize yardım etmesi için onu ikna etmeye çalışın.
Tom'un Mary'ye yardım ettiğini sanmıyorum.
Tom'un yardım etmesini beklemiyorum.
Babanın sana yardım etmesini rica et.
Sadece dün bana yardım etseydin, sorun önlenirdi.
Tom'un sana yardım etmesini istemiyor musun?
Eğer Tom yardım etseydi bu kadar meşgul olmazdın.
Tom'a içmeyi bıraktıran kişi benim.
Yapman gereken tek şey sormaktı ve sana yardım ederdim.
Bu yazılımı yüklememe yardımcı olmanı istiyorum.
Sultan'ı gördük, ama bize yardım etmedi.
Keşke biri bana bunu yapmama yardım etse.
yeni bir tür robot göstermek istiyorum.
Birisi sana yardım ettiğinde, en azından, " teşekkür ederim" diyebilirdin.
Sadece bana yardım edecek birini istiyordum.
Tom onun ev ödevini yapmasına yardım etmeni istiyor.
Ev ödevini yapmana kimin yardım ettiğini bilmek istiyorum.
Biraz odun toplamama yardım etmeni istiyorum.
Tom'a Mary'ye yardım etmesini söyledim ama etmedi.
Tom'un ev ödevimi yapmama yardımcı olmasını isteyebilirim.
Birinin bana yardım edebilmesinin pek olası olmadığını biliyorum.
Tom bize yardım etmeseydi daha uzun sürebilirdi.
Yalnızca kocası ona yardım ederse, evdeki sorunların çoğu kaybolur.
Parmağımda bir kıymık vardı, bu yüzden Tom'dan onu çıkarmama yardım etmesini rica ettim.
Eğer onun biraz Fransızca öğrenmesine yardım etsen bu, Tom için çok şey ifade eder.