Translation of "Kamera" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Kamera" in a sentence and their turkish translations:

Ale wysokoczuła kamera...

Düşük ışıkta çekim yapan kameralarsa...

Kamera termowizyjna ujawnia świeżą zdobycz.

Termal görüntüleme avının taze olduğunu gösteriyor.

Kamera termowizyjna pozwala przejrzeć noc.

Termal görüntüleme yapan bir kamera gece karanlığını delmemizi sağlıyor.

Wysokoczuła kamera odsłania ten zamarznięty świat.

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bu donuk dünyayı bize gösteriyor.

Ale kamera termowizyjna wykrywa ciepłotę ciała.

Ama termal görüntüleme yapan bir kamera sıcak vücutları görebilir.

Wykrywająca ciepło kamera termowizyjna może przejrzeć ciemne noce.

Isı algılayan termal kamera en karanlık gecede bile görebilir.

W bezksiężycową noc kamera termowizyjna widzi w ciemności.

Ay'sız bir gecede termal görüntüleme yapan bir kamera karanlıkta görebilir.

Wysokoczuła kamera ukazuje samicę niedźwiedzia polarnego oraz dwa niedźwiadki...

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.

Powyżej kamera termowizyjna zauważa kolejnego łowcę chowającego się w ciemności.

Isıya duyarlı kamera daha yükseklerde, karanlıkta saklanan bir başka avcıyı ortaya çıkarıyor.

Kamera termowizyjna ujawnia niezwykłą strategię. Lwica oddala się od niezorganizowanych młodych.

Termal görüntüleme, şahane bir stratejiyi gözler önüne seriyor. Dişi aslan, intizamsız sürüden ayrılıyor.