Translation of "Ciemne" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Ciemne" in a sentence and their turkish translations:

Niebo było zupełnie ciemne.

Gökyüzü tamamen karanlıktı.

Niebo robi się ciemne.

Gökyüzü kararıyor.

Czemu wszystko jest ciemne?

Neden her şey bu kadar karanlık?

On zawsze nosi ciemne ubrania.

O her zaman koyu giysiler giyer.

Trudniej o ciemne i spokojne noce.

...gecenin karanlığıyla sessizliğine erişmek daha da zorlaşıyor.

Te ciemne chmury prawdopodobnie przyniosą deszcz.

Şu kara bulutlar muhtemelen yağmur getirecek.

A mech lubi ciemne, wilgotne środowisko rozwoju.

Yosun karanlık, nemli ortamlarda büyür.

A mech lubi ciemne, wilgotne środowisko rozwoju.

Yosun karanlık, nemli ortamlarda büyür.

Wykrywająca ciepło kamera termowizyjna może przejrzeć ciemne noce.

Isı algılayan termal kamera en karanlık gecede bile görebilir.

Wkrótce lwica straci przewagę oferowaną przez ciemne noce.

Dişi aslan, Yeni Ay'ın kara gecelerinin getirdiği avantajı yakında kaybedecek.

Ale w ciemne noce... kontrolę przejmuje szósty zmysł.

Fakat daha karanlık gecelerde... ...altıncı bir his devreye giriyor.

Zapuszczamy się coraz dalej na te ciemne wody.

...bu karanlık suların daha da derinlerine iniyoruz.

Ciemne, wilgotne miejsca zawsze są pełne skradających się potworów. Tam właśnie zmierzamy.

Karanlık ve rutubetli yerler börtü böcek bulmak için her zaman iyidir. Biz de oraya gidiyoruz.

- Piotr ma ciemne włosy, a Lech - jasne.
- Piotr jest brunetem, a Lech - blondynem.

Piotr'un saçları siyahtır ama Lech'in saçları sarıdır.