Translation of "Zdobycz" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Zdobycz" in a sentence and their turkish translations:

To wspaniała zdobycz.

Bu harika bir buluş.

To była dobra zdobycz.

Ama bunu bulmamız iyi oldu.

To dobra zdobycz. Dobrze.

Bu iyi bir buluş oldu. Tamam.

Jej najlepsza okazja na zdobycz.

Av indirmek için en iyi şansı.

Kamera termowizyjna ujawnia świeżą zdobycz.

Termal görüntüleme avının taze olduğunu gösteriyor.

Agresywny łowca, który upatrzył sobie zdobycz.

Koca gözlerini hedefinden ayırmayan saldırgan bir avcı.

Okej, reszta do kieszeni. Fantastyczna zdobycz!

Tamam, kalanını cebimde tutacağım. Muhteşem bir keşif!

To będzie dobra zdobycz. Poszukam pojemnika.

Tamam, bu iyi bir av olacak. Küçük kutumu çıkartayım.

To dobra zdobycz. W porządku. Fajnie.

Bu iyi bir buluş oldu. Tamam. Güzel.

Właśnie o to nam chodzi. Dobra zdobycz.

Peşinde olduğumuz şey bu. Tamam, bu iyi bir buluş.

Dobra zdobycz. Dobra robota! Widzicie tam światło?

İyi bir buluş oldu. Aferin size. Bakın, burada biraz ışık var, gördünüz mü?

Jest doświadczona, to ich największa nadzieja na zdobycz.

Tecrübesini konuşturarak bir av indirmesi en büyük ümitleri.