Examples of using "świadomy" in a sentence and their turkish translations:
Onun öneminin farkındayım.
Gerçeğin tamamıyla farkındayım.
Bu ön yargılarımın farkına varmak demek.
Tom bir sorun olduğunun farkında değildi.
Tom neler olduğunun farkında.
Dan ne yaptığımızın farkında mı?
O, gerçeğin farkında gibi görünüyor.
Tom hiç kimsenin kendisini dinlemediğinin farkında değildi.
Tom Mary'nin Boston'a taşındığının farkında değildi.
Tom Mary'nin zaten eve gittiğinin farkında değildi.