Examples of using "Znaczenia" in a sentence and their turkish translations:
Önemli değil.
O, artık önemli değil.
Hiçbir şey gerçekten önemli değil.
Boyut önemli değil.
Onun öneminin farkındayım.
- Sebep fark etmez.
- Sebebin bir önemi yok.
Onun nereli olduğu önemli değil.
Onun görüşü önemsizdi.
Bu ifadenin anlamını bilmiyorum.
Bütün bu sadece anlamsız laf kalabalığı.
Alakasız değil.
Bu kelimenin iki anlamı var.
Kalabalık olup olmadığı önemli değil.
Benim fikrim gerçekten önemli değil.
Benim görüşüm gerçekten önemli değil.
Önemli gibi görünmüyor.
Bu onlar için önemli değildi.
Ben cümlenin tam anlamını ima edemiyorum.
İstediğin gerçekten önemli değil.
Ne kadar olursa olsun. Gene de istiyorum.
Bazı şeyler sadece önemli değil.
O artık kesinlikle önemli değil.
belki başarılı da olabilirdim ama bir fark yaratamazdım,
Kabul etsende etmesende fark etmez.
Dün sözlükte baktığım kelimenin anlamını hatırlamıyorum.
Bu bir şey ifade etmiyor.
Onunla bir ilgim yok.
Mazareti ne olursa olsun, onu affedemem.
Onu beğenip beğenmediğin önemli değil.