Examples of using "ślepy" in a sentence and their turkish translations:
- "Görüyorum" dedi kör adam.
- "Anlıyorum" dedi kör adam.
Ben neredeyse körüm.
Bu yol çıkmaz.
- Onun bir gözü görmüyor.
- Onun bir gözü kör.
Nasıl bu kadar kör olabilirsin?
Tom'un bir gözü kör.
Eğer onu göremediysen bir yarasa gibi kör olmalısın.
Deri ve tüy kaplı gözleri bu köstebeği tamamen kör bırakmıştır.
Ne kadar su olduğunu bilmenin imkânı yok, derin bir çıkmaz da olabilir.