Examples of using "Jedno" in a sentence and their turkish translations:
O yüzden şunu unutmayın:
-Futbol mu? -Bir şey yapıyorsun...
Bir elma yedi.
Tek bir çözüm var.
Biri diğerini açıklar.
Bir gözümü kapadım.
Bende sadece bir tane kaldı.
Ben bir koltuk rezervasyonu yaptırmak istiyorum.
Yalnızca tek sorum var.
Onların sadece bir çocuğu vardı.
Tek tekerli bisikletin tek tekeri vardır.
Sadece bir çıkış yolu var.
İçimizden biri hatalı.
bir tane daha yakalayıp yakalayamayacağınızı görmek ister misiniz?
- Onun bir gözü görmüyor.
- Onun bir gözü kör.
Muhtemelen onlardan biri yalan söylüyor.
Sadece küçük bir sorum var
Bir bira daha alabilir miyim lütfen?
O bir şey değilse, başka bir şeydir.
Yavrulardan biri ayrı düşmüş.
size şöyle açıklayabilirim;
Sana basit bir soru sormak istiyorum.
O benim yeni yıl kararlarımdan biri.
Belki bu onun için tam olarak aynı olacaktır.
Sadece bir ya da iki bira içeceğim.
Çocuklardan biri kapıyı açık bırakmış.
Tom'un bir kulağı sağır.
Tom'un bir gözü kör.
Ama tek bir tanesi bir milyon incir üretebilir.
Öğrenmek bir şey, öğretmek tamamen bir başka şeydir.
Bu, cevaplayamadığım bir soru.
Facebook benim altı hesabımdan birini askıya aldı.
Onun yavrularından biri olabileceğini hayal ettik.
Bir kek yersen seni azarlarım.
Ve bir şey daha, keman çalıyor musun?
Neyse, en azından bir şeyi hallettik.
Tom'un gidebileceği sadece bir yer var.
Cuzco, dünyada en çok ilgi çeken yerlerden birisi.
Benim hakkımda bilmen gereken bir şey, egzersizden nefret ettiğimdir.
Tom arabalarından birini Mary'ye satmaya karar verdi.
Dişi, zehirli dişini bir geçirdi mi yolun sonu gözükür.
Bir dergi erkekler için ve diğeri kızlar için.
Sadece bir tane al.
Bizim takımın kazanması ya da kazanmaması umurumda değil.
Ben Spagettinin dünyadaki en muhteşem yiyeceklerden biri olduğunu düşünüyorum.
Bunun gerçekleştiği bir yer hâlihazırda var.
En azından bir canın bu sayede kurtulduğunu gördüm.
bu sorulardan birinin diğerlerinden daha önemli olduğunu söylerler.
Bu sıradışı Venedik şehri. Bugün Dünya'nın en çok ziyaret edilen turistik yerlerinden birisi,
Benim hakkımda bilmen gereken bir şey her cuma gecesi poker oynamamdır.
Bugün akıllıca seçimler yaptınız ve aradığımız yaratıkların birini bulduk,
Onun tek isteği, geri dönmek ve tek kızını son bir kez görmekti.
Yer altı mağarasına girmek iyi bir karardı. Aradığımız yaratıklardan birini de bulduk
Burası, Dünya'nın en kalabalık yerlerinden biri. Nüfusu, 20 milyon.
Öyle ironik ki, tüm zamanların en sömürgeci ülkelerden biri, Buenos Aires'i sömürgeci olmakla suçluyor.
Umursamıyorum gibi davranmaya çalıştım.
Bir tek anlam çok sayıda jestlerle ifade edilebilirken, bir jest birden fazla anlamlara sahip olabilir.
İlk başlarda suya girmek zor. Burası yüzmek için gezegendeki en vahşi, en korkunç yerlerden biri.