Examples of using "원하는" in a sentence and their turkish translations:
istediğimiz istikrarlı mutluluğa
ve yaşamak istediğimiz dünyayı yansıtan
ve istediğiniz şeyi nasıl soracağınızı.
gitmek istediğin yere.
Sonuç olarak burada bahsettiğimiz mutluluk
temsil edilirken görme beklentilerimin, başka insanların da beklentileri
Ben, istediğimi yaratmaya inanıyorum.
Geliştirme zihniyetine sahip birini istiyorlar.
Diğer yandan finansman arayan sanatçılar
Bu kişilerde aslında aradıkları yanıtlar var.
Etkileyici ve eğlenceli liderler istiyor gözüküyoruz
herkes akıl sağlığı durumlarını tedavi etmek için ilaç almak istemeyebilir.
Aklında yemekten fazlası var. Eh, ısrarcılıktan tam puan aldı.
Onunla ne istersem yapabilirim ve sonuçları tahmin edebilirim.
istediğimiz herhangi bir şarkıya ne zaman istersek ulaştık.
Bu adamın almayı umduğu işi alması doğru mu?
Gördüğümüz merakı, yaratıcılığı ve gelişimi ilerleten,