Examples of using "믿습니다" in a sentence and their turkish translations:
inanıyorum ki bu logo,
ama ben yapabileceğinizi düşünüyorum.
Ben, istediğimi yaratmaya inanıyorum.
Bu yüzden, bir hümanist olarak, hayata karşı temkinli bir yaklaşıma inanıyorum.
ve bunun cerrahinin güçlendirilmesinde de bir rolü olmalı.
Toparlarsam, mücadelenize güvenin,
böylece akıl sağlığımızı geliştirecek.
o zaman bence Coretta Scott'un vizyonunu gerçekleştirebiliriz.
bolluk ve refaha çevirebilecek güce sahip olduğuna inanıyorum.
Sandığınızdan daha dirençli olduğunuza inanıyorum.