Examples of using "미래는" in a sentence and their turkish translations:
Siz geleceği tahmin etmiyorsunuz;
dramatik bir biçimde değişti.
Gelecek herkese umut ve fırsat sunuyor.
Böylece dijital gelecek hisse senetlerine dönüştü.
Gelecek şimdi yarattığımız ve inşa ettiğimiz şeyden devam ediyor.
geleceğin aslında belirlenmiş olduğuyla ilgili bir görüşü işaret eder.
Yavrularının geleceğiyse... ...çok daha belirsiz.