Examples of using "Sposarmi" in a sentence and their turkish translations:
O, benimle evlenmek istiyor.
Onun hâlâ benimle evlenmek istediğini düşünüyor musun?
Onun benimle hâlâ evlenmek istediğini düşünüyor musun?
Sence hala onunla kalmamı istiyor mu?
Ben evlenme hakkında düşünüyordum.
Evlenmek istemiyorum.
Tom benimle evlenmek istiyor.
Sadece seninle evlenmek istemiyorum.
Çok erken evlenmek istemem.
Asla evlenmemeyi planlıyorum.
Çok erken evlenmek istemiyorum.
Heather ile evlenmek istiyorum.
Onun gibi bir kızla evlenmek istiyorum.
Neden evlenmeliyim?
Mary'nin benimle evlenmesini istemek için kararımı verdim.
Tom benimle evlenmek istemiyor.
Tom benimle evlenmek istemedi.
Tom'la evlenemem.
Mary benimle evlenmek istediğini söyledi.
Tom'la evlenmek isteyip istemediğimi bilmiyorum.