Examples of using "Riuscivano" in a sentence and their turkish translations:
Çoğu onu duyamıyordu.
Kendilerini savunamadılar.
Tom ve Mary kendilerini affedemediler.
Onlar güçlükle görebiliyordu.
Şu kadınlar o kadar şaşırmışlardı ki onlar konuşamadılar.
benim gibilerin iş yapmadığına dair uyarmıştı.
O kekelemeye başladığında sınıf arkadaşları gülmekten kendilerini alamadılar.