Examples of using "Contemporanea" in a sentence and their turkish translations:
O ikisini de aynı anda yaptı.
Aynı anda çok şey yapma.
Aynı zamanda yemek yiyip okuyorum.
Tom ve Mary aynı zamanda vardılar.
- Tom ve Mary her ikisi de aynı anda konuşmaya başladı.
- Hem Tom hem de Mary aynı zamanda konuşmaya başladı.
Aynı anda birçok şey oluyordu.
- Tom ve Mary her ikisi de aynı zamanda konuşuyordu.
- Hem Tom hem de Mary aynı zamanda konuşuyorlardı.
Şimdilerde çağdaş toplumlarda,
Profesör çağdaş edebiyata aşinadır.
Mary aynı anda iki farklı adamla çıkıyor.
Tom gitar çalıyordu ve aynı zamanda yemek pişiriyordu.
Hepiniz aynı zamanda konuşmayın.
Tom ilk kez iki kızla aynı anda çıkmıyordu.
İki şeyi aynı anda yapmak olası değildir.
Aynı zamanda iki şeyi yapamazsın.