Examples of using "Véletlenül" in a sentence and their turkish translations:
O bana yanlışlıkla vurdu.
Biz tesadüfen karşılaştık.
Maalesef, o yoktur.
Burada yaşıyorum.
Yanlışlıkla onu çıplak gördüm.
Bir ihtimal Profesör Brown'ı biliyor musunuz?
Kazara Jane ile karşılaştım.
Tom'u tanıyor musun?
- Ben kazara bir böcek yedim.
- Ben yanlışlıkla bir böcek yedim.
Tom kazara kendini vurdu.
Tom Mary'yi kazara vurdu.
Yanlışlıkla Tom'un ayağına bastım.
Ne olduğunu biliyor musun?
Yanlışlıkla Tom'un şemsiyesini aldım.
Onun adını tesadüfen biliyor musun?
Sende Tom'un hiç fotoğrafı var mı acaba?
Yanlışlıkla onun şemsiyesini aldım.
Tom kazara bir çekiçle parmağına vurdu.
Ben tesadüfen haklıyım.
Tom'un nereye gittiğini biliyor musun?
Bunun ne olduğunu biliyor musun?
O, Şikago'ya uçtu, orada bir arkadaşını gördü.
Tom'un Fransızca konuşamadığını biliyorum.
Tom'un nereye gittiğini biliyor musun?
Tom yanlışlıkla benim şemsiyemi almış olabilir.
Tom yanlışlıkla silinen yazılımı yeniden yükledi.
nahoşun hoş olmayan anlamına gelmesinin bir nedeni var.
Dün gece restoranda kazara benim öğretmenimle karşılaştım.
Kurşun kalemin yok, değil mi?
Bir ihtimal Tom Jackson adında bir adam tanıyor musun?
Filmin yapımı sırasında aktör yanlışlıkla vurularak öldürüldü.
Tom kazara takım elbise giyen insanlarla dolu bir odaya yürüdü.
Tom havuç doğrarken yanlışlıkla bıçakla parmağını kesti.
Eğer onu görürsen ona selam söyle.