Translation of "Ismeri" in Turkish

0.022 sec.

Examples of using "Ismeri" in a sentence and their turkish translations:

Ismeri.

- O onu tanıyor.
- Onu tanıyor.

Tom ismeri.

Tom onu biliyor.

- Ismeri a feleségemet.
- Ő ismeri a feleségemet.

O benim karımı tanır.

- Ismer téged?
- Ismeri önt?
- Ismer titeket?
- Ismeri önöket?

O seni biliyor mu?

- Anyám ismeri Tom anyját.
- Édesanyám ismeri Tom édesanyját.

Annem Tom'un annesini tanıyor.

- Tom ismeri a járást.
- Tom ismeri az utat.

Tom yolu biliyor.

Mindenki ismeri őt.

Herkes onu tanır.

Egyikünket sem ismeri.

Hiçbirimizi tanımıyor.

Valamelyikőtök ismeri Tomot?

İkinizden biri Tom'u tanıyor mu?

Tom ismeri Máriát.

Tom, Mary'yi tanıyor.

Ismeri valamelyikőtök Tomot?

Herhangi biriniz Tom'u tanıyor mu?

Mindenki ismeri őket.

Herkes onları tanıyor.

Tom ismeri ezt.

Tom bunu biliyor.

Ismeri őt egyáltalán?

Onu zerre kadar tanıyor musun?

Ismeri a szabályokat.

O, kuralları biliyor.

- Minden vásárlóját név szerint ismeri.
- Minden vevőjét ismeri névről.

O tüm müşterilerinin adlarını bilir.

- Betéve ismeri ezt a várost.
- A város minden zugát ismeri.
- Ismeri a város minden utcáját.
- Úgy ismeri a várost, mint a tenyerét.

O, bu kasabayı oldukça iyi bilir.

Ismeri véletlenül Brown professzort?

Bir ihtimal Profesör Brown'ı biliyor musunuz?

Valaki közületek ismeri őket?

Sizden biri onları tanıyor mu?

Nem ismeri a családodat.

- Aileniz hakkında hiçbir şey bilmiyor.
- Ailen hakkında hiçbir şey bilmiyor.

Ismeri közületek valaki Tomot?

Sizden herhangi biri Tom'u tanıyor mu?

Tom ismeri Mária férjét.

Tom Mary'nin eşini tanıyor.

- Tom tudja.
- Tom ismeri.

- Tom bunu biliyor.
- Tom onu biliyor.

Tamás ismeri a borokat.

Tom şarapları biliyor.

Tom ismeri a családot.

- Tom ailesini tanıyor.
- Tom aileyi tanıyor.

Van barátom, aki ismeri.

Onu bilen bir arkadaşım var.

Mindenki ismeri a törvényt.

Herkes hukuku bilir.

Tomi nem ismeri Marit.

Tom, Mary'yi tanımıyor.

Mindenki ismeri a nevét.

- Herkes onun adını bilir.
- Herkes onun ismini bilir.

- Tom név szerint ismeri minden ügyfelét.
- Tom név szerint ismeri minden vevőjét.

Tom bütün müşterilerinin adını biliyor.

Madonnát minden japán középiskolás ismeri.

Madonna Japonya'da her lise öğrencisi tarafından bilinmektedir.

Ő jól ismeri a várost.

O, şehri iyi bilir.

Úgy tűnik, ő ismeri Annát.

O Ann'i tanıyor gibi görünüyor.

Tamás már régóta ismeri Marit.

Tom uzun zamandır Mary'yi tanıyor.

Ő jól ismeri Davidson urat.

O, Bay Davidson'u iyi tanır.

Senki sem ismeri az igazságot.

Kimse gerçeği bilmiyor.

Mióta ismeri Miss Smith-et?

Ne kadar süredir Bayan Smith'i tanımaktasın?

A jövőt senki nem ismeri.

Hiç kimse geleceği bilmiyor.

Senki nem ismeri a hazámat.

Kimse ülkemi bilmiyor.

Kevés ember ismeri nevének jelentését.

Çok az insan isimlerinin anlamını biliyor.

Senki nem ismeri a nevüket.

Onların adını kimse bilmiyor.

Jól ismeri a legújabb divatot.

O, şimdiki moda hakkında çok şey bilir.

Tudtam, hogy Tomi ismeri Marit.

Tom'un Mary'yi tanıdığını biliyordum.

Tom nem ismeri a szomszédait.

Tom komşularını tanımıyor.

Senki nem ismeri a jövőt.

Kimse geleceği bilmiyor.

Tom ismeri ezt a területet.

Tom alanı tanıyor.

Tom ismeri ezt a helyet.

Tom bu yeri bilir.

Ki ismeri azt a pasast?

Kim o adamı tanıyor?

Tom nem igazán ismeri Maryt.

Tom gerçekten Mary'yi tanımıyor.

- Ismeri őt?
- Ismered őt?
- Ismered?

Onu tanıyor musunuz?

Ismeri az ő születési helyét?

Onun doğum yerini biliyor musun?

Tamás nagyon jól ismeri Marit.

Tom Mary'yi çok iyi tanıyor.

Tom évek óta ismeri Marit.

Tom, Mary'yi yıllardır tanımaktadır.

Tamás gyerekkora óta ismeri Marit.

Tom Mary'yi çocukluğundan beri tanımaktadır.

Mindenki ismeri az utcánkban Tomot.

Sokağımızdaki herkes Tom'u tanıyor.

Azt mondják, ismeri a titkot.

Onun sırrı bildiği söyleniyor.

Azt hiszem, Tamás ismeri Marit.

Bence Tom Mary'yi tanıyor.

- A tévedését nem ismeri be.
- A tévedését nem vallja be.
- A hibáját nem ismeri be.
- Nem ismeri be tévedését.
- Nem vallja be tévedését.
- Nem ismeri be hibáját.

O, hatasını kabul etmiyor.

- A történet nagyon híres, mindenki ismeri.
- A sztori nagyon híres, mindenki ismeri azt.

- Bu hikaye çok meşhur, herkes onu biliyor.
- Bu hikaye çok ünlü; herkes bunu biliyor.

- Töviről hegyire ismeri New Yorkot.
- Úgy ismeri New Yorkot, mint a saját tenyerét.

O, New York'u oldukça iyi bilir.

Szerintem mindenki ismeri ezt az érzést.

Bence hissettiklerimi anlıyorsunuz.

RH: Sokatok ismeri vagy láthatta őt.

RH: Çoğunuz onu tanıyor ya da gördü.

Csak maréknyi ember ismeri a tényeket.

Sadece bir avuç dolusu insan gerçeği biliyor.

Minden csaj ismeri azt az énekest.

O şarkıcıyı her kız tanır.

Ismeri a várost, ahol ő él?

Onun yaşadığı şehri biliyor musun?

Azt mondják, ő ismeri a titkot.

Onun sırrı bildiğini söylüyorlar.

A történet nagyon híres, mindenki ismeri.

Bu hikaye herkesin bildiği ünlü bir tanedir.

- Tudja, mit gondolsz.
- Ismeri a gondolatod.

O senin ne düşündüğünü biliyor.

Tom azt mondta, ismeri Mari titkát.

Tom Mary'nin sırrını bildiğini söyledi.

A szerelem nem ismeri a félelmet.

Aşkta korku yoktur.

Tom tudta, hogy Mary ismeri Johnt.

Tom Mary'nin John'ı tanıdığını biliyordu.

Tomi szinte nem is ismeri Marit.

Tom Mary hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyor.

Tom ismeri Maryt és Johnt is.

Tom hem Mary'yi hem de John'u tanır.

Tom Marytől kérdezte, ismeri-e Johnt.

Tom Mary'ye John'u tanıyıp tanımadığını sordu.

Ismeri a környéket, mint a tenyerét.

- O, alanı elininin arkası gibi bilir.
- O, bu bölgeyi avucunun içi gibi bilir.

Tomi bátor, nem ismeri a félelmet.

Tom cesur ve korkusuz.

Az egész világ ismeri a nevét.

Herkes onun ismini bilir.

Tomi azt gondolta, hogy ismeri Marit.

Tom, Mary'yi tanıdığını sanıyordu.

Ha nem tudsz olyan ügyvédet szerezni, aki ismeri a törvényt, szerezz olyat, aki ismeri a bírót.

Eğer yasayı bilen bir avukat alamıyorsanız, yargıyı bilen bir avukat alın.

Ő az egyetlen, aki ismeri az igazságot.

O, gerçeği bilen tek kişi.

Ismeri-e a környék leghíresebb katonájának nevét?

Bu civardaki en başarılı askerin adını biliyor musun?

Hogy aki nem ismeri őket, nőnek tartaná őket.

erkek olduğunu bilmeyene kadın olduğunu inandırabilirdiniz.

- Hírből sem ismeri a tisztességet.
- Kicsit sem becsületes.

O, dürüst olmaktan uzak.

- Mindenki ismeri a nevét.
- Mindenki tudja a nevét.

- Onun adını herkes bilir.
- Herkes onun adını bilir.

Tomi nem ismeri olyan jól Marit, mint mi.

Tom Mary'yi bizim tanıdığımız kadar iyi tanımıyor.

- Tom ismeri a lovakat.
- Tom ért a lovakhoz.

Tom atları biliyor.

Ez egy olyan régi dal, hogy mindenki ismeri.

Öylesine eski bir şarkı ki onu herkes bilir.

- Ismeri-e a vércsoportját?
- Ismered-e a vércsoportodat?

Kan grubunu biliyor musun?

Tom nem ismeri se Máriát, sem a nővérét.

Tom ne Mary'yi nede kız kardeşini tanımıyor.

Tamás kérdezte Máriától, hogy ismeri-e János feleségét.

Tom, Mary'ye John'un karısını tanıyıp tanımadığını sordu.

Tudom, hogy ismeri, csak nem tudom, hogy honnan.

Onun onu tanıdığını biliyorum, ama nereden olduğunu bilmiyorum.

Csak a művészek zöme nem ismeri ezeket a lehetőségeket.

ancak sanatçıların büyük çoğunluğu bundan habersiz.

Kedveli a hegymászást és egészen jól ismeri Japán hegyeit.

O, dağcılıktan hoşlanır ve Japonya'nın dağlarını oldukça iyi bilir.

- Tom jól ismeri Bostont.
- Tomi jól kiismeri magát Bostonban.

Tom Boston'a giden yolu biliyor.

- Senki sem tudja a nevét.
- Senki sem ismeri a nevét.

Hiç kimse onun adını bilmiyor.