Examples of using "Megoldás" in a sentence and their turkish translations:
Tek bir çözüm var.
O yalnızca geçici bir çözüm.
Çözüm ne?
Hiçbir çözüm yok.
Çözüm budur.
Başka çözüm yok.
Çözüm reformlarla başlıyor.
İklim değişikliğinden kaynaklanan
Fakat, şükürler olsun ki bir çözüm var.
Çözüm açıktı.
Kolay bir çözüm var.
Çözüm yoktu.
En iyi çözüm hangisi?
Başka bir çözüm var mı?
Bu yenilikçi bir çözüm.
dramatik bir biçimde değişti.
Bu basit bir çözüm.
Bu doğru çözüm değil.
Bu en iyi çözüm değil.
Çözüm oldukça kolaydı.
Aklımda bir çözüm var.
Bu iki şekilde çalışır.
Alternatif yok.
Bu kalıcı bir çözüm değil.
Genel grev bir çözüm olabilir.
Bunlar Drowdown projesi içerisindeki çözümler.
Daha iyisini yapabiliriz.
Tom çözümün ne olduğunu bilmiyordu.
Önleyici tedbir daima en iyi çözümdür.
ancak uzun vadede her zaman işe yaramaz.
İlk çözüm, işaretleri takip etmek
Neyse ki, toprak bozunması ve iklim değişikliği olan
Bu ideal değil, fakat en az tatmin edici olmayan çözüm.
Karışık bir problem gibi görünen şeylere genellikle basit bir çözüm var.
Farkındalığınız, çözüme giden ilk adım.
İkinci çözüm, sezgilerimize güvenmemektir.
Bu yüzden çözüm sadece güvenlik sorununu halletmek olamaz.
Karar, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından kabul edildi.
Anahtar sensin.
sorun insanlar, çözüm ise teknoloji.
Bir çözüm olmalı.
Alternatif yok mu?
Cevap gözümün önündeymiş, ama görmemişim.
Eğer hiçbir çözüm yoksa bu hiçbir sorun olmadığından dolayıdır.
Başka bir yol olmalı.