Examples of using "Hangos" in a sentence and their turkish translations:
Tom gürültülüdür.
Sen gürültülüsün.
Tom yüksek sesli, değil mi?
Tom yüksek sesliydi.
Motor gürültülüdür.
Gürültücü yavrularla olmaz.
Radyonun sesi çok yüksek.
Müzik çok gürültülü.
O cadde çok gürültülü.
- Müzik çok yüksek sesliydi.
- Müzik çok gürültülüydü.
- Müzik çok yüksekti.
Ama en gürültülü olan her zaman en kırmızı olan değildir.
Aniden, bir gürültüyle uyandım.
Bazı komşular çok gürültülüdür.
Dün gece kadın komşumun dairesinden yayılan cinsel ilişki sesleri yüzünden uykum bölündü.