Examples of using "Fogjuk" in a sentence and their turkish translations:
Onu yapacağız.
Bunu kısa yapalım.
Onları kurtaracağız.
Onu çekeceğiz.
Başaramayacağız.
Biz hayatta kalacağız.
Onu yapmayacağız.
Onu inceleyeceğiz.
Biz size bildireceğiz.
Onu tamir edeceğiz.
Başlamak üzereyiz.
Bunu kendimiz yapacağız.
Onu deneyeceğiz.
Söylemeyeceğiz.
Pes etmeyeceğiz.
Biz onun çalışmasını sağlayacağız.
Biz onu uygun bir şekilde yapacağız.
onun olabilirliğini daha mümkün görüyoruz.
Yaşayacağımızı umuyorum.
Biz onu yapmaya başlamayacağız.
Tom'u asla bulmayacağız.
Hiç onu görecek miyiz?
Tom'u ziyaret edeceğiz.
Tom'a soracağız.
Onlara işkence yapacağız.
Onu yapıyor olmayacağız.
- İşbirliği yapmaya devam edeceğiz.
- İşbirliğine devam edeceğiz.
suyun taşı etkilemesi gibi olacak;
Erkeğiz. Mahvedeceğiz.
Biz onu yapacağız.
Biz asla Tom'a yetişmeyeceğiz.
Yakında, sebebini öğreneceğiz.
- Karar verir vermez size bildireceğiz.
- Karar verdiğimiz anda size bildiririz.
- Karar verir vermez sizi bilgilendiririz.
Biz bunu yapacağız.
İnşallah bugün Tom'u göreceğiz.
Ölmene izin vermeyeceğiz.
Biz o dağa tırmanacağız.
Tom'un onu yapmasına izin vermeyeceğiz.
Var oluşunuzun nedenini bileceksiniz
fosil kayıtlarıyla karşılaştırdığımız
gerçekten çirkin olduğumuzu düşünmeye başlarız.
Eğer biz bunun boyutunu anlamazsak
Onlarla sorunu tartışacağız.
Tam olarak bunu nasıl yapacağız?
Vazgeçmemiz gerektiğini düşünüyor musun?
Yiyeceğimizi onlarla paylaşacağız.
Biz her zaman elimizden gelenin en iyisini yaparız.
Tom'un gitmesine izin vermeyeceğiz.
Tom ve Mary'yi davet edeceğiz.
Afrikan-Amerikan Müzesini inşa ediyoruz.
Bileceğimizi bile zannetmiyorum.
Bunu birlikte yapacağız.
Birbirimizi tekrar göreceğimizi sanmıyorum.
Biz sebebini bilemeyebiliriz.
Tom'u bunu yapması için zorlamayacağız.
Aynı zamanda sürdürülebilir gelişime
ve fırça yerine çubuk kullanan insanlar görüyoruz,
Tom'u kimin öldürdüğünü bulacağız.
Tom'u tekrar göreceğimizden eminim.
Sahip olduğumuzu kullanacağız.
Gelecek kış onların kısa sürede unutmayacakları bir kış olacak.
Biz beklentilerimizi düşürmeyeceğiz.
- Sana göze alabileceğimiz en iyi avukatı tutacağız.
- Sana, gücümüzün yettiği en iyi avukatı tutacağız.
İşe sıfırdan başlayacağız.
Tom'u garajı temizlememize yardım etmesi için ikna etmek zor olacak.
Bundan pişman olabiliriz.
"Ona bir ders vermemiz gerek." "Peki nasıl yapacağız?" "Bir fikrim var."
Seni orada görmeyi umuyoruz.
O hatayı tekrar yapmayacağımıza seni temin edebilirim.